Çiğneme konusunda son derece fazla araştırma bulunmaktadır. Bugünkü dünyamız da Ülkemiz de kulaktan dolmada olsa, ne kadar çok çiğnerseniz o kadar az yemek yiyeceğiniz teorisi herkes tarafından bilinmektedir. Bilimsel olarak sindirim ağızda başlayan mekanik bir olaydır. Ağızda tükürük enzimleri ile kimyasal bir sindirim, besinlerin çiğneme yolu ile sindirilmesi de fiziksel bir sindirimdir. Yediğimiz gıdalar ne kadar küçük parçalar ile bölünüp çiğnenirse sindirimde o kadar rahat olacaktır. Her yediğiniz lokmayı en az 30 ila 40 saniye kadar çiğnediğinizde daha tabakta olan yiyecekler bitmeden dahi tokluk sinyali beyine gidecektir. Uzun süre çiğneme yolu ile normal zamanda bir öğünde aldığınız kaloriyi %25 oranında azaltabilirsiniz. Yemeğinizi keyifle uzun uzun yemeniz sindirim problemleri oluşumunu engelleyerek hazımsızlık problemini de ortadan kaldıracaktır.
Kilo vermek için çok fazla çaba harcanmaktadır. Kilo vermedeki amacımız harcanan kalorinin, alınan kaloriden fazla olmasını sağlamaktır. Bundan dolayı besinleri çiğnemek için bile harcadığınız zaman sizin aldığınız kaloriyi düşürerek daha uzun süre tok kalmanızı sağlayacaktır.
Sağlık açısından düşünecek olursak yeme süresinin kısalığından oluşan mide, bağırsak sistemi hastalıklarının önüne geçeriz.
Beslenme davranışları çocukluk döneminde edinilmektedir. Çocuklarınızda sağlıklı beslenme davranışını oturtmak ebeveynlere düşen bir görevdir. Bunun için çocuğunuzun dikkatini dağıtacak şeyleri yemek yeme sırasında ortadan kaldırmalısınız. Dikkatini sadece yemeğe vermeli ve başka şeyler ile ilgilenmemelidir. Çocuklukta oluşan yeme davranış modeli yetişkinlik döneminde de hayatınız boyunca size etki edecektir.