Yazı geride bırakırken, alınan fazla kilolardan kurtularak fit bir vücuda kavuşmak birçok kişinin hedefi haline geldi.
Bilinçsiz şekilde uygulanan zayıflama diyetlerinde kilo kayıpları, yağlardan olabildiği kadar kaslardan da olabiliyor. Sağlıksız ve istenmeyen bir durum olan kaslardan kilo kaybı şekilsiz vücut yapıları, düzgün çalışmayan metabolizma gibi sorunları beraberinde getiriyor. Sofra/Compass Group Türkiye Ülke Diyetisyeni Emel Terzioğlu Arslan’a göre, 5 adımı takip ederek vücut dengesini bozmadan yağ yakımını artırmak mümkün.
Yaza veda ederken çoğu kişi tatil rehavetiyle birlikte alınan kilolarla vedalaşabilmenin yollarını arıyor. Ancak birçok kişi bilinçsiz yapılan zayıflama diyetleriyle uzun saatler aç kalıyor ve yağ kitlesi yerine kas kitlesinden kilo kaybediyor. Sağlıklı ve kalıcı kilo kaybının vücudumuzdaki yağları kaybetmekten geçtiğini söyleyen Sofra/Compass Group Türkiye Ülke Diyetisyeni Emel Terzioğlu Arslan, yağ yakımını hızlandırmak için beslenme düzenini belirli bir standarda oturtmak gerektiğine de dikkat çekiyor. Arslan, sağlıklı bir şekilde zayıflarken kilo kaybının yağ kitlesinden olması için 5 önemli tavsiyede bulunuyor.
Sağlıklı yağ tüketimini artırın
Beslenmenizde doğru yağları tüketmek, hem sağlıklı beslenme hem de ağırlık kaybı için oldukça önemli. Sağlıklı yağlar metabolizmayı hızlandırır, karbonhidrat ve şeker isteğini de azaltır. Ayrıca daha uzun süre tok kalmanıza yardımcı olur. Bu yüzden mutlaka beslenmenizde çiğ badem, fındık, kaju gibi yağlı tohumlar, zeytinyağı, omega-3 (balık yağı), avokado, keten tohumu, çörek otu gibi gıdalara yer verin.
Karbonhidratı azaltın
Özellikle şeker, rafine edilmiş unlar ve bunlardan yapılmış gıdaların tüketimini minimuma indiririn. Bu gıdalar yüksek insülin salınımına neden olarak yağ depolanmasını artıracaktır. Ayrıca kan şekerini hızlı yükseltip hızlı düşüreceği için daha hızlı acıkmanıza neden olacaktır. Bu nedenle rafine edilmiş karbonhidratlar yerine meyveler, sebzeler, bulgur, kinoa, yulaf, karabuğday gibi lif içeriği yüksek tahılları tercih edin ve karbonhidrat ihtiyacınızı bunlardan karşılayın. Karbonhidratın tüketim miktarını abartmamak da önemli.
Sağlıklı protein tüketin
Beslenmenizde her zaman ihtiyacınız olan kadar protein tüketmeye özen gösterin. Proteinler de yağlar gibi uzun süre tokluk sağlar ve ağırlık kaybına destek olur. Ancak sağlıklı protein seçmek önemli. Doymuş yağ içeriği yüksek olan kırmızı et, sakatat gibi etler yerine yağ içeriği düşük olan, yumurta, balık, hindi, derisiz tavuk eti ve kurubaklagiller gibi protein kaynaklarını tercih edin. Özellikle bitkisel kaynaklı proteinler (kurrubaklagiller, kinoa, karabuğday gibi tahıllar) protein içeriğinin yanı sıra önemli miktarda lif tüketmenize de katkı sağlar.
Sebze tüketimini artırın
Tabağınızda mutlaka sebzelere yer verin. Özellikle ıspanak, pazı, kara lahana, marul, maydonoz gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler, karnabahar, brokoli, kereviz, brüksel lahanası, biber gibi antioksidan kapasitesi yüksek sebzeler lif içeriği sayesinde kan şekerinin yavaş yükselmesini ve böylece daha uzun süre tok kalmanızı sağlar. Ayrıca insülin salgılanması da dengeleneceği için yağ depolanması azalır.
Öğün sayısını azaltın
Eğer şeker hastası değilseniz, doktorunuz herhangi bir nedenle az ve sık beslenmeyi önermediyse, yeme bozukluğu geçmişiniz yoksa ya da gebe/emziren değilseniz günde 5-6 öğün yerine 45 saat aralıklarla 3 ya da 4 öğün beslenmeye çalışın. Çünkü sık aralıklarla yemek, öğünün içeriğine bağlı olarak değişmekle birlikte hem kan şekerinin hem de insülin seviyesinin artmasına neden olur. Bu da yeme isteğinizi artırır ve yağ yakımını azaltır.