22 Nisan tarihinde Geri Dönüş Devlet Komitesi, ilk Abhaz-Rus-Türk üçlü görüşmesine ev sahipliği yaptı.
Abhaz tarafı; Başbakan Birinci Yardımcısı Şamil Adzınba, Dışişleri Bakanı Viyaçeslav Çirikba, Devlet Geri Dönüş Komitesi Başkanı Vadim Harazia, Cumhurbaşkanlığı Stratejik Araştırma Merkezi Direktörü Oleg Damenia, Tarihçi ve Abhaz Devlet Üniversitesi Profesörü Stanislav Lakoba, Milletvekili Tayfun Ardzınba, Abhazya Cumhuriyeti Tam Yetkili Türkiye Cumhuriyeti Temsilcisi İnar Gitsba tarafından temsil edildi.
Rus tarafından; Rusya Stratejik Araştırmalar Enstitüsü St. Petersburg Bölgesel Bilgi-Analiz Merkezi (RISS) Başkanı Aleksandr Kolesnikov, Devlet Duması Milletvekili Jan Zelinski, Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Rektörü Viktor Panin, St. Petersburg İş Topluluğu Temsilcisi Alexander Belov katılım sağladı.
Türk tarafı ise; ünlü fikir adamı Hasan Kanbolat, sanat tarihçisi Erol Uğurlu, Abhaz Dernekleri Federasyonu Başkanı Ahmet Hapat tarafından temsil edildi.
Şamil Adzınba konuşmasında; bu toplantının Abhazya için çok önemli olduğunu vurguladı: "Bu toplantı çok fazla gözde büyütülmemeli ve aynı zamanda küçümsenmemelidir. Rusya ve Türkiye devletleri arasında belli bir gerilim vardır. Abhazya, Rusya ile stratejik, askeri ve siyasi bir ittifaka sahiptir. Diğer yandan, yüzbinlerce Abhaz ve Çerkez Türkiye'de yaşamaktadır ve onlarla ilişkilerin güçlendirilmesi Abhazya için ulusal güvenlik ve devlet güvenliği meselesidir. Ben, Rusya Federasyonu ile Türkiye arasındaki ilişkilerin normale döneceğine eminim ve toplantımız ile gelecekte yapılacak olan toplantıların ortak bir paydada buluşulmasına küçük de olsa bir katkı yapmasını diliyor ve umut ediyorum. Tarihi iyi biliyor ve hatırlıyoruz; 200 yıl önce iki imparatorluk, Osmanlı ve Rusya arasındaki problem trajik bir biçimde halkımızın kaderini etkilemiştir. Fakat bugün, eminim ki halkımızın ve liderlerimizin bilgeliği bu sorunu çözecektir" ifadelerini kullandı.
Çalışmalar esnasında Rusya ve Türkiye arasındaki ilişkilerde yaşanan krizi aşmak için alınacak önlemlerin yanı sıra bu önlemlerin daha da iyileştirilmesi ve geliştirilmesi için yakın vadeli beklentilere dair görüş alışverişinde bulunuldu. Toplantının tüm katılımcıları; Rusya ve Türkiye ilişkilerindeki krizin üçüncü güçlerin temsilcileri için yararlı olduğunu ve iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi için her türlü çabayı göstermek gerektiğini kabul ettiler. Rusya ve Türkiye arasında son 25 yıldır var olan iyi ilişkilere geri dönmenin ve üçüncü bir taraf önünde koordinasyon çalışmaları sağlamanın önemli olduğu belirtildi.
Toplantının Rus ve Türk katılımcıları, Rus-Türk ilişkilerinin geliştirilmesi yolunda bir köprü ya da tartışma platformu rolü üstlenebilecek olan Abhazya'nın olumlu bir arabuluculuk rolü olduğunun altını çizdiler.
Toplantının özetinde, Dışişleri Bakanı Viyaçeslav Çirikba, ilişkilerin normalleşmesi için Abhaz, Rus ve Türk taraflarından yapılan somut önerileri dile getirdi.
Türk-Rus-Abhaz ilişkilerinin güçlendirilmesi için seslendirilen öneriler arasında özellikle, akademisyen, tarihçi, Abhaz Devlet Üniversitesi Profesörü Stanislav Lakoba'nın; bir sonraki üçlü toplantıda katılımcıların çerçevesinin genişletilmesi; kültür, sanat dünyası temsilcileri, ünlü yazarlar ve özellikle Nobel Ödüllü, Çerkes kökenli edebiayatçı Orhan Pamuk'un da davet edilmesi önerisi yer aldı.
Türk Cumhuriyeti'ni temsilen bulunan Sayın Erol Uğurlu konuşmasında; Ankara'da bir Rusya, Abhazya ve Türkiye sanat ve kültür temsilcilerini bir araya getirecek bir festival düzenlenmesini teklif etti.
Rus tarafından Rusya Stratejik Araştırmalar Enstitüsü St. Petersburg Bölgesel Bilgi-Analiz Merkezi (RISS) Başkanı Alexander Kolesnikov, Abhaz kökenli Türk sanatçıların sergi organizasyonu için St. Petersburg platfomunun kullanımını ve bir Kafkas Kültürleri festivalinin düzenlenmesini önerdi. Kolesnikov ayrıca Moskova Doğu Araştırmaları Enstitüsü'nde "Rus-Türk İlişkileri Tarihinde Abhazlar'ın rolü" başlıklı bir uluslararası konferans düzenlenmesi teklifinde bulundu. Rus tarafı ayrıca krizin çözülmesinin gençlik tartışmaları temelinde ele alınacağı bir gençlik forumu düzenlenmesi teklifinde bulundu.
Toplantının sonunda genel olarak Abhaz-Rus-Türk forumunun sürekli kılınması gerektiği ifade edildi.