Çayırova Belediyesi Başkan Yardımcısı Fikriye Çelik’le dobra dobra
Bir siyasetçi, ama her şeyden önce bir anne o… Aile bağlarına sıkı sıkıya bağlı, örf ve kültüründen
ödün vermeyen bir kadın. Elini taşın altına koyup yöre halkına en iyi hizmeti vermek için kendini
paralayan bir Belediye Başkan Yardımcısı.
Evet, Çayırova Belediye Başkan Yardımcısı Fikriye Çelik’ten bahsediyoruz. Kiminin ablası, kiminin
örnek aldığı bir siyaset kadını. Güler yüzü hoş sohbeti, darda kalana el uzatan mizacıyla Çayırova’da
herkesin gönlünde yer eden bir isim Fikriye Çelik. Siyasi hayatında merdivenleri hızla ama başarıyla
çıkan biri. AK Parti’nin bölgemizdeki değerlerinden.
Kadınların ruhunu yansıtan birçok olumlu yönüyle hayatı boyunca başarıyı felsefe edinmiş tutarlı,
hedefli, istikrarlı olması çevresinde birçok insana, birçok kadına ‘da öncü olandır Fikriye Çelik.
Mütevaziliği ise bir başka.
Bu sayımızda ‘kadın kadına’ sayfalarımızın misafiri ettik Çelik’i. Sizlerin merak ettiklerini sorduk,
olanca samimiyetiyle yanıtladı Bayan Başkan. Bizde virgülüne dokunmadan yayınlayalım , okuyun
istedik. Buyurun bakalım.
Fikriye Hanım, sizi kısaca tanıyabilir miyiz? Kimdir Fikriye Çelik?
Diyarbakır 1953 yılı doğumluyum, 1973 yılında Batman lisesinden mezun oldum ,1974 yılında
evlendim. 1975 yılında da anne oldum, 3 erkek evlat annesiyim. Büyük oğlum( 40) yaşında Halit Eren
Çelik. Van Yüzyıl Üniversitesin ’de doçent olarak görev yapıyor. . Eşim, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde
okurken evlendik. Eşimin okulundan dolayı İstanbul’a geldik. Büyük oğlum Eray İstanbul’da dünyaya
geldi. Ortanca oğlum Fırat Batman’da 1977 doğdu. Adını Fırat nehrinden aldı. Antalya’da evli 1 kız
çocuğum var. Küçük oğlum Serdar , Mimar Sinan fen edebiyat mezunu. Kendi işini yapmadı Şuan da
iş makinası üzerine Bursa da bölge sorumlusudur.
Siyasete nasıl başladınız ve siyasete girmenizin en önemli sebebi nedir?
ÇELİK: Hüseyin Çelik eski Kültür Bakanı ve Milli Eğitim Bakanı siyasete girmeme vesile oldu. Bir gün
Ankara’dayız . ‘’Yenge, bak biz Ak Parti’yi kurduk’’ dedi, ‘’Sende Gebze’de git Ak Parti’de mutlaka
kuruculardan ol, Kadın Kollarına gir, senin gibi aktif bir bayanın ben , bizimle beraber çalışmasını
isterim ‘’dedi. Şimdi siyasetten önce benim şöyle bir tarafım vardı. Beş evler’ de ablamlar oturuyordu
zaman, zaman gidiyordum. Orası biliyorsun kırsal bir yer, göç alan bir yer , birde hep bizim doğudan
gelen insanlar. O zaman Hüseyin Çelik’in bir kampanyası vardı ‘haydi kızlar okula’, bende orada bizim
doğudan gelen insanlara hep teşvik ettim. O zaman kaymakamlığa götürüyordum, para falan
alıyorlardı. Buda ailelere cazip geliyordu, oradan başladık halkla birlikte olmaya , daha sonrada işte
kömürü yok, üstü başı yok, hadi kaymakamlığa sürekli sosyal yardımlarla birlikte insanlarla iç, içe
olduk. Yani bir nevi 3-4 sene içinde halk ve ilişkiler okulunu bitirdim diyeyim ben. İnsanlarla birebir
iletişim halinde oldum. Ondan sonra Hüseyin Çelik ‘’ mutlaka yenge gir bu siyasetin içine’’ ısrar
edince ben de geldim Gebze’de üye oldum. O gündür bu gündür siyasetteyim .
Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la nasıl tanıştınız?
ÇELİK- Gelin Balgat’a O zaman AK Parti’nin ilk kurucuları oradaydı merkez Balgat’ta .
Cumhurbaşkanımız o zaman parti başkanıydı , biz gittik orda toplantıları vardı Abdullah Gül, Arınç
bütün ekip oradaydı . Sonra Hüseyin Çelik götürdü sayın Cumhurbaşkanımızla tanıştırdı, oturduk .
Tayyip Erdoğan’ın o günkü sözünü hiç unutmuyorum dedi ki; ‘’Emine Hanım her sabah bana bir
bardak meyve suyu yâda sıcak suyun içine nane koyar .’’ Hepimiz oturmuşuz sema hanım bir yandan
ben bir yandan pür dikkat dinliyorduk inanın. 15- 20 dakika geçmeden Abdullah Gül Beyefendi geldi.
7 Haziran ve 1 Kasım nasıl değerlendiriyorsunuz?
ÇELİK- 7 Haziran seçimlerinde yaprak kımıldamıyordu dışarda havada bir kasvet bir hazımsızlık vardı.
Pazartesi günü inan ki bak yeminle söylüyorum, 7 Haziran’dan sonra ilk Pazartesi geldim belediye ‘ye
dışarda bir kasvet sanki ,yas havası ölüm sessizliği sinmiş hava bile bir tuhaftı. Ama 1 Kasım da sanki
bir bayramı yaşadık anlatılmaz yaşanır derler ya, öyle olduk. İçten hissetmek o anı yaşamak çok güzel
bir duyguydu.
Bir bayan olarak görevinizde yaşadığınız zorluklar nelerdir?
ÇELİK- Şimdi ben bu koltuğa oturmuşsam Çayırova’nın kadınların sesi olmak için oturmuşumdur ,
daha öncede ben bu mevki ’ye gelmeden öncede kadın kollarındaydım A ‘dan Z ye bütün bayanların
ne sorunu varsa gelirlerdi teşkilata biz hallederdik. Hani diyorsun ya? AK Partinin eski ruhu var mı?
Aslında inan ki o ruh hiç bitmiyor , mesela ben kendi adıma konuşayım sanki hala Ak Parti kadın
kollarındaymış gibi çalışıyorum. O zaman benim 9 tane mahalle başkanım vardı , her hafta
mahallelerde ne varsa ama bakın bunun içerisinde din, ırk, mezhep, nerelidir görüşü nedir sarımıdır
siyah mıdır? asla sormazdım . Hepsine giderdik mutlaka giderdik .Neden? Sen buraya hizmet için
gelmişsin , şimdi devamı olarak sadece buradayım. Çünkü hizmet için buradayız ve bunu zorluk
olarak görmedim hiç bir zaman, yeter ki elim uzansın.
Toplumla çok rahat iletişim kurmuşsunuz ve buraya kadar taşımışsınız
ÇELİK- Çünkü Recep Tayyip Erdoğan’dan aldım bu ilhamı, bak ezan okunuyor , bizde doğu da der ki;
doğru sözün üstüne ezan okunur . Tayyip Erdoğan’dan bahsettik üstüne ezan okundu,demek ki doğru
bir insan.
Siyasete ilgi duyan bayan arkadaşlara neler söylemek istersiniz?
ÇELİK- Önce neyi söylerim biliyor musun? Siyasette ahlak zaten insanların ortak Paydası. Nedir Ahlak
dayanışma merhamet ve paylaşmadır. Bu dört unsurun siyasette olması lazım, çünkü sürekli sen
iletişim halindesin ,insanlarla mutlaka bir şeyler paylaşıyorsun zaten . Öyle olmazsa fazla kalmaz o
birlik. Hani dedim ya o Beşvler’de haydi çocuklar okula kampanyası vardı mesela, ben o zaman
demedim kadınları bana gönderin. Hep örgütledim , anlattım . O Fatma’ya anlattı Fatma Ayşe ‘ ye
anlattı, böylece yönlendirme yaparak onlarında bir şeyler kazanması sağladım Kadınların sadece
yardım yapmak için değil , haklarını kendileri de aramayı ve çocuklarına da bir şeyler katması
gerekiyordu yani paylaşımı merhameti ahlakı da uyguluyorlardı. Ahlak düzgün olduğu zaman her şey
gelir , iyi niyette gelir , hoşgörüde gelir , şefkatli olursun, mülayim olursun, alttan almayı öğrenirsin
Siyasete girmek isteyen kadınlar her zaman dışarıya karşı içeriye karşı ahlak olmalı, bu bütün insanlar
içindir , ama siyasette temel bir unsurdur.
Kadın bir şeyin sonunu her zaman görmek ister öyle midir?
ÇELİK- Evet, ama hırsla değil azimle , doğru olanın sonunu görmek gerekir , kırmadan üzmeden , Allah
rızası için. Bakın merhameti de işliyoruz görüyor musunuz? Sen iyiliği yap gerisini Allah’a bırak her
zaman tevekkül ederim şükrederim en kötü düşüncelere bile şükrediyorum çünkü herkes kendi
yaptıklarından sorumludur.
Kadın erkek eşitliğine nasıl bakıyorsunuz?
ÇELİK- Kadın erkeğin düşüncesini değiştirebilir, lakin kadın her zaman dik durmalı. Bakın siyasete
kadınlar ne kadar fazlalaştı ve bu Atatürk döneminden sonra en çok Recep Tayyip Erdoğan
döneminde patlamıştır ve benimsenmiştir , kadın evinde de dışarda da erkeğin gücüdür…
Hayalinizde nasıl bir Çayırova canlandırıyorsunuz?
ÇELİK- Şevki başkanla birlikte göreve geldiğimizden beri hayalimizdeki Çayırova’yı yavaş,yavaş
gerçekleştiriyoruz. Gebze hiç bir zaman cazibelini kaybetmedi Çayırova’ nın yanında. Ama ben hep
istiyordum Çayırova’da Gebze gibi olsun alışveriş yerleri ışıl, ışıl hareketlilik bizde göreve geldiğimizde
ilk işimiz çevreyi güzelleştirmekti ve onu da yaptık. İnsanlar geç saatlere kadar dışarıda kadını erkeği
çocuğu, Fatih Caddesi’ni ben Fransa’da Şanzelize Caddesi diyorum. Fatih Caddesi’nin enerjisi çok
yüksek ve akşam saatlerinde farklı bir görünüm çıkarıyor ortaya. Yavuz Selim Mahallesi Gebze sınırı
da öyle ışıklar yapıldı kavşaklar yapıldı ya bu 7- 8 aylık bir çalışma bir sene belediyeyi toparlamaya
çalıştık. Şevki Başkanla birlikte daha yeni yeni başladık şuan alt yapısını tamamladık asfaltsız sokak
bırakmadık, şu belediyenin arkasında Özgürlük Mahallesi’nde bir yer var emniyetin orada Çayırova
‘Çayırova olalı oraya daha asfalt değmemiş , Şevki Başkan döneminde yapıldı.
Şevki başkan da çocukları çok seviyor sanırım?
ÇELİK- Evet çocukları o kadar çok seviyor ki yanaklarını koparana kadar seviyor.
Sizde öyle torun sevgisinden yola çıkarsak çocukları ilginiz var?
ÇELİK- Ben hep diyorum çalışma hayatı değil eğer gurbete gitmeseydim kendi memleketimde
kalsaydım 6 tane çocuk yapardım, ama gittik Trakya’ya, çocuklarımı hep kendim yetiştirmek istedim ,
bakıcıya da veremedim bu yüzden 3 çocukta kaldım.
Çayırova da yeni projeleriniz var mı?
ÇELİK- Kültür ve sosyal işler bana bağlı, sürekli çalışanlarla birlikte fikir alıverişinde bulunuyoruz.
Kadınlarla ilgili çocuklarla ilgili bir sürü projelerimiz var biliyorsunuz? Devletinde paketinde
belediyeler de İş yerlerinde kreş açılacak zorunlu olarak onunla ilgili çalışmalarımızda var.
Çayırova’nın başlıca sorunları nedir?
ÇELİK- Çayırova çok göç almış bir ilçe . Yenimahalle tarafında yerleşim imar bozukluğu çok fazla,
bitişik nizam park yeri yok, yeşil alanı yok .
Gelirken otobüsle çok dikkatimi çekti , yol çok dar ve arabalar yol üzerinde park halinde?
ÇELİK- imar bozukluğundan yer bulmak çok zor, otopark alanları için işte yeni projeler geliştiriyoruz .
Kent meydanı Allah izin verirse inşallah yapılacak ki , Şevki Başkan geldiği günden beri bu projelerin
çalışmalarını yapıyor imar ile birlikte.
Büyükşehir Başkanı Karaosmanoğlu ve çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
ÇELİK- İbrahim Karaosmanoğlu bir baba sıfatın da, başkanın hiç ses tonunu duydunuz mu? ne kadar
mülayim, ne kadar yavaş. Ben büyük başkanı kaç senedir tanıyorum. 9 senedir tanıyorum daha bir
kere bile yüksek sesle konuştuğunu duymadım, Büyük başkan din ahlak öğretmeni başka bir yerde
sergilenemez herhâlde böyle bir insan. Yaklaşımları her zaman ılımlı çözüm odaklı bir insandır.
Kocaeli’ni büyükşehir yapan başkandır ve hep belediyelerin arkasındadır. Tayyip Erdoğan için nasıl
Türkiye’nin kaderiyse baş tacıysa, Karaosmanoğlu’da Kocaeli’nin babasıdır.
Gebze Belediyesi bayan Başkan Yardımcısı Nilay Ayran hanımla nasıl bir dayanışma var aranızda?
ÇELİK- Nilay hanımla aramızda daha çok anne, abla, kız ilişkisi vardır.
Fikir alışverişinde bulunuyor musunuz?
ÇELİK- Elbette. Çok akıllı yani, her haliyle güzel , ahlaki ve düzgün bir karaktere sahip, genç işini iyi
yapan başarılı bir hanımefendi.
Fikrîye Hanım çalışma hayatı dışında nasıl bir annedir?
ÇELİK-Nasıl bir anneyim, sende doğulu bir babanın kızısın, yani babalar kendi babalarından nasıl
yetişme tarzı içinde büyümüşlerse onlarda aynı şekilde çocuklarına davranıyorlar. Mesela benim eşim
çocuklara her zaman bir sınır olmuştur. Benim çocuklarım şimdi kaç yaşında hala babalarının yanında
eğilip oturmazlar. Yüksek sesle asla konuşmazlar , sofraya babaları oturmadan asla oturmazlar, yani
ben yetiştirdim çocuklarımı A ‘dan Z’ye her şeyleriyle ben ilgilendim. O zamanlar bankacılıkta saat 08
de girerdik çıkma saatimiz belli bile olmuyordu, akşam 10 da eve gelirdim ilk girişimle de çocuklarımla
ilgilenirdim, mutlaka paylaşırdım , konuşurdum, dertleşirdim, her şeylerini dinlerdim anlatırlardı
dışarda iş kadınıydım evde anneydim. Evlenene kadar evlendikten sonra bir kızın eksikliğini ne zaman
yaşayacaksın çocuklarını evlendirdikten sonra, çocuklarıma her zaman çok iyi bir anne olmaya çalıştım
her istediklerini yaptım her şeyden önce ahlaklı olmayı öğrettim.
Her istediklerini yaptım derken mesela örnek verebilir misiniz?
ÇELİK- Mesela çok hasta olduğum zamanlarda ‘’ anne hadi şuraya gidelim ‘’ dediğinde 40 derece
ateşle ben onları gezmeye götürdüğümü hatırlarım, hiç kırmamışımdır evlatlarımı , ama çocuklarıma
her zaman dürüstlükten bahsetmişimdir ve her zaman ahlaki önlerinde kalkan edinmişimdir.
Çocuklarıma bütün kötülüklerin başı yalandan ibaret olduğunu söylemişimdir ve şimdi torunlarımda
aynı ahlaki öğrettiklerini görüyorum. Buda benim en büyük mutluluğum. Hafta sonları hep ailece
geçirirdik şimdi onlarında birer aileleri var
Çalışma hayatınız dışında ne tür aktiviteleriniz var spor. Sanat vs. ?
ÇELİK- Haftanın 5 günü yürüyorum ben her sabah yıllardır, birde günler kısaldı, eve giriyorum ezan
okunuyor, erken yatmasını çok seviyorum, gece erken yatarım, sabahleyin beş de ayaktayım,
gündüz yemeğimi yapıyorum , okumalarım var tespihlerim namazım var. Güne bu şekilde başlıyorum,
her akşam eve girince mutlaka örgü yapıyorum çokta severim bana terapi oluyor dinlendiriyor. Birde
Çayırova sevgi evlerinde dernek başkanıyım ve çocuklarla iç içeyim sürekli yanlarındayım çocuklarla
sürekli iletişim halindeyim , zaman buldukça da kadın sığınma evlerini ziyaret ediyorum . Orada ki
hanımlarla dertleşirim konuşurum , sohbet ederim kimi haklı kimi haksız ama bakıyorsun hepsinin
kendine göre bir hayat hikâyesi var şimdi kader, kader diyoruz da kaderci olmamak gerekiyor hani
kaderin arkasına sığınıp yaşamamak gerekiyor,
Yerel yönetimlerde özellikle meclis gruplarında kadın sayısını yeterli buluyor musunuz? Daha fazla
kadın olmalı mı?
ÇELİK- Yani biz şimdi 21 kişiyiz, 3 tane bayan, bunun nerden baksanız 10 tanesi bayan olmalı
Röportaj: GÖLGE- Tülay TURAN