Başbakan Yardımcısı Arınç, seçim sonuçlarının ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun balkon konuşması yaptığı sırada sinirli göründüğüne ilişkin soruyu yanıtladı. Arınç, duygularını gizlemeyi beceremediğini belirterek, "Poker face' olamıyorum" dedi. Arınç, "Ben böyle bir şey beklemiyordum. İktidar olacağız ama milletvekili sayımız HDP'nin biraz girmesi sebebiyle biraz düşeceğiz diye bekliyordum" ifadelerini kullandı.

İŞTE O AÇIKLAMALAR

İDDİA: ERDOĞAN İSTİFA EDİP PARTİNİN BAŞINA MI DÖNECEK?

Bir defa böyle bir şeyin konuşulması bile çok ayıp olur. Ak Parti'nin başında bir Genel Başkan var. Bana göre Sayın Davutoğlu olağanüstü çalıştı ve çok başarılı bir performans sergiledi. Neden başarılı olamadı onun sebepleri ayrı. Halkımıza sıcak geldi, halkımızı kucakladı. Onun Davutoğlu Ahmet Hoca profili, Erbakan Hoca'dan sonra halkın benimsediği bir isim haline geldi. Ben onun mutlaka devam edeceğini düşünüyorum. Ne Sayın Cumhurbaşkanı'nın böyle bir niyeti vardır diye düşünürüm, ne de Sayın Davutoğlu'nun.

ÇÖZÜM SÜRECİ NASIL ETKİLENECEK?

Barajı aşan HDP'ye dağda, Cemil Bayık'la, Karayılan'la çekilmiş fotoğraflarını bilerek mi oy verdiler. Çözüm süreci bir barış demokrasi projesidir. Abdullah Öcalan'ın affedilmesi söz konusu değil. Kanun içerisinde olanlar bellidir.

4 eski bakanın Yüce Divan'a gitmesini onaylar mısınız?

Bu soruya evet desem de hayır desem de hata yapmış olurum. Meclis soruşturması sadece bakanlar içindir. Bunu bilmeyenler için tekrar söylüyorum. Ne yapılacaktır? Meclis araştırması değil. Milletvekilleri için dokunulmazlık esastır. Ama eğer bakanlık göreviyle ilgili bir fiilse sadece Yüce Divan vardır.

En az 55 milletvekili, bu insan şu fiiliyle suç işlemiştir diye iddiada bulunacak. Usul bu. Sonra mecliste görüşülür, kabul edilirse komisyon kurulur. Ama bakın anayasanın hükmü: Ama iddia edenlerin, 4 bakan hakkında daha önce olumlu ya da olumsuz hiçbir yorumu bulunmayacak. CHP ve MHP'den 'bunlar suçludur asmak lazım' ifadeleri kullanıldı.

MELİH GÖKÇEK KONUSU

Sormasanız daha iyi olurdu. Şu ana kadardi konuşmalarımız gölgede kalabilirdi. Ben ne konuştuğumu bilen bir adamım. Aramızda hoş olmayan bir tartışma geçti. Bunu faili ben değilim. Bakanlar Kurulu toplantı halindeydim. Bu bahsettiğiniz zat, hakkımda çok çirkin twitler atmış. Şaşırdım ve üzüldüm. Sonra 1-2 saat geçti, zannettim ki birileri bunu ikaz edecek. Ama maşallah herkesin hoşuna gitmiş ki hiç kimse 'ya beyefendi sen ne yapıyorsun' demedi. Bu adam 'aferin iyi darbe vurdun aferin' diyenler de çıktı. Bakanlar Kurulu'ndan çıktım. Öncesinde sayın başbakana sordum, dedi ki; bunu muhatap alma, ben kendisiyle konuşurum ve yanlışlığın hesabı bir şekilde sorulur. Kendisine teşekkür ediyorum.

Şimdi ben buna çakarım eşi de üzülür diye düşündüm. İnsan kendine hakim olabilmeli ama duygusal yön ağır basıyor. Beni ailemden kızımdan vuruyor paralel suçlamasıyla. Biz elbette cemaatin hizmetlerine Tayyip Bey gibi, Davutoğlu gibi yakınlık duymuş olimpiyatlara gitmiş kişileriz. Ama 17-25 Aralık'tan sonra kesinlikle irtibatımızı kestik. Hükümeti yıkmaya çalışanlara hiçbir zaman yakınlık duymadık.

Ben Melih Gökçek'e sadece oy vermedim oy da topladım. Bu yapıyla onun ilişkileri çok içli dışlı olmuştur dedim. Sonrasında gerektiğinde açıklarım. Ama hiçbir cümlemde 8 Haziran'dan sonra 100 tane yolsuzluk açıklayacağım demedim.