1 Kasım seçimlerinden önce FETÖ’ye ve PKK’ya tam destek veren, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve siyasete dizayn vermeye çalışan mektuplar yayınlayan, AK Parti iktidarını devirmek için her türlü kirli ilişkinin ve kara propagandanın için
AYDIN DOĞAN'DAN BU KEZ TORNİSTAN MEKTUBU GELDİ
Sizin hayatınız mektup yazarak mı geçecek Aydın Bey? Çok değil, birkaç hafta önce, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan tehdit dozu yüksek bir mektup yayınlamış, hangi "siyasal/ideolojik pozisyonu" temellük ettiğinizi açıklamıştınız. Açıkça, PKK'dan ve paralel örgütten yana tavır almıştınız.
Bu kez, "tornistan mektubu" geldi.
Hükümete (ve dolayısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan'a) sesleniyorsunuz.
İyi ilişkiler kurmak istiyorsunuz? Geçmişe sünger çekmek istiyorsunuz. "Yeni bir başlangıç" yapmak istiyorsunuz. Ve anlayış bekliyorsunuz.
Olabilir...
DÜNE KADAR SAVAŞ DİLİNİ TERCİH EDİYORDUNUZ
Düne kadar "savaş dili"ni tercih ediyordunuz. Elinizin altındaki medya organlarıyla hükümete (ve bu hükümeti ortaya çıkaran sosyolojiye) karşı amansız bir mücadele yürütüyordunuz.
Seçim, iddialarınızın altını boşalttı.
Daha doğrusu, halk, sizi (ve iddialarınızı) açığa düşürdü.
Sandıktan umut ettiğiniz sonuç çıksaydı daha zalim daha kıyıcı, daha gayrı ahlaki bir yayıncılık tutumunu benimseyecektiniz.
Şimdi barış çubuğu uzatıyorsunuz, "Yeni bir başlangıç yapalım. Hukuk içinde yürüttüğünüz bütün mücadelelere destek verelim" diyorsunuz.
Fakat "inandırıcılık" gibi bir sorununuz var Aydın Bey.
Naçizane, iki gün önce bu sütunda paylaşmıştım:
ÇEVRENDEKİ TETİKÇİLERE DİKKAT ET AYDIN DOĞAN
Sağa sola "müptezel, şerefsiz, alçak" diye çemkiren tetikçilerinizle mi yapacaksınız yeni başlangıcı?
Neredeyse soluk alış verişi bile "manipülasyon" kokan iliştirilmiş ve eklemlenmiş çalışanlarınızla mı yapacaksınız?
Eski mahallesine küfrederek "kariyer" elde eden kifayetsizlerle mi yapacaksınız?
Mehmet Yakup Yılmaz gibilerle mi yapacaksınız?
NASIL İNANDIRACAKSIN SAMİMİYETİNE?
Hadi yeni bir başlangıca imza atın da... Gezi'den başlayarak desteklemedik "çapul hareketi", desteklemedik "darbe girişimi", desteklemedik "terör faaliyeti" bırakmadınız... Bir "imar izni" için olmadık rezillikleri sergilediniz... Bir "kırık cam" için dünyayı başımıza yığdınız... Teröriste "terörist" dememek için bin dereden su getirdiniz... Hususi yayınlarınızla manipülasyonun ve algı operasyonunun dibini buldunuz...
İsrailciyle İsrailci, paralelciyle paralelci, İngilizciyle İngilizci, PKK'lıyla PKK'lı, Koray Çalışkan'la Koray Çalışkan oldunuz...
Nasıl inandıracaksınız samimiyetinize?