AK Parti Kocaeli Milletvekili, aynı zamanda 1 Kasım’daki seçimler içinde de aday adayı.
Eğitimci olan Yılmaz, son günlerde yaşanan olaylar üzerine birlikteliğin önemine değinen bir paylaşımda bulundu.
Teması ise; Kocaelili olmak.
Yılmaz, herkese küçük tavsiyelerde bulunarak, şu ifadelere yer verdi:
“Cahiliye devri Arapları, kabilecilik hastalığını o kadar ileri boyutlara taşımışlar ki, çoklukları ile övünmek için işi mezarlıklarındaki ölülerini saymaya kadar götürmüşler.

Günümüzde de buna benzer bir hastalık türedi; etnik milliyetçilik.

Anadolu’nun her köşesinden göç almış ve almaya devam eden Kocaeli’mizin en büyük zenginliği çok kültürlü sosyal yapısıdır.

Sokaklarında büyüdüğümüz İzmit’imizde, dostlarımızla, arkadaşlarımızla ve komşularımızla ilişkilerimizde hiçbir zaman etnik köken belirleyici bir unsur olmadı.

Sokakta misket oynarken, sahalarda top koştururken, okul sıralarında otururken, kahvelerde sohbet ederken hangimizin aklından arkadaşını memleketine, mezhebine göre seçmek geçti ki?

İzmit’teki en yakın arkadaşlarıma bakıyorum hepsinin aileleri farklı illerden bu kente gelmişler.

Şimdi bakıyorum da bu şehirde birileri, siyasi ve ideolojik kaygılarla bu güzel birlikteliği bozacak tehlikeli bir oyun oynuyorlar.

Siyasette insanları etnik kökenlerine göre kategorize ederek, toplumumuzu ayrıştıracak adımlar atıyorlar.

Zaten ırkçılık belasıyla, Türk-Kürt kavgasıyla yıllarını heba etmiş toplumumuzda yeni düşmanlıkların tohumlarını ekiyorlar.

Kocaeli halkı olarak bu ayrıştırmaya prim vermememiz gerekiyor.

Kentlilik bilinciyle, bu kentte yaşayan, bu kentte üreten, bu kentte çocuklarına gelecek hazırlayan herkes için önemli olan öncelikle bu kentin refahı ve huzuru olmalı.

Herkes kendini bu kente ait hissetmeli.

Geriye dönüp bakın; bu kentte iz bırakan rahmetli Leyla Atakan, Necati Gençoğlu vs gibi geçmiş siyasileri etnik kökenleri ile hatırlayan kaç kişi var?

Ama onlar, hizmetleri ile bu kentte adlarını yaşatmayı başardılar.

Bu kente hizmet edenler, nereden gelmiş olursa olsunlar bu kente aittirler.

Bu kente hizmet etmek için yola çıkanlar da bu bütünleştirici aidiyet duygusunu öne çıkarmak zorundalar: Kocaelili olmak…”