Merkez Yıldırım İlçesi Mimar Sinan Mahallesi'nde geçen yıl eylül ayında meydana gelen olayda, Rıdvan Anaşin (28), 6 ay önce evlendiği Çimen Anaşin (24) ile anlaşamayarak ayrılmak istediğini söyledi. Bu yüzden iki aile arasında anlaşmazlık çıkarken; Çimen Anaşin, bir mektup bırakarak baba evine döndü. Bunun üzerine Selahattin Can (48), yanına akrabalarını da alarak damadının lokantasına gitti. Burada çıkan tartışma kavgaya dönüştü.
Bu sırada Selahattin Can'ın ruhsatsız tabancasından çıkan kurşunlara hedef olan damadı Rıdvan, onun kardeşi Emirhan (19) ve dünürü İbrahim Anaşin (54) yaralandı. Hastaneye kaldırılan yaralılardan Emirhan Anaşin doktorların müdahalesine rağmen kurtarılamadı.
7 KİŞİDEN 4'Ü TUTUKLANDI
Cinayet ile sonuçlanan kavganın ardından Selahattin Can ile akrabaları HASAN Can (28), Alper Can (27), Hüseyin Can (28), Y.C. (17) ve B.C. (17) ve Serkan Akbaba (29) gözaltına alındı. Mahkemeye çıkartılan zanlılardan Selahattin Can ile Hasan ve Alper Can ve Serkan Akbaba tutuklanırken, diğerleri ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
ÖNCE SOPAYLA SALDIRDI, ARDINDAN RASTGELE ATEŞ AÇTI
Haklarında Bursa 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde, kasten adam öldürmek ve adam öldürmeye teşebbüs suçlarından haklarında ömür boyu hapis cezası istenen 4'ü tutuklu toplam 7 sanığın yargılanmasına başlandı.
İlk duruşmada, üniversitede okuma hayali olan kardeşini öldürüp kendisi ve babasını yaralayan kayınpederi Selahattin Can'dan şikayetçi olduğunu söyleyen Rıdvan Anaşin, "Çimen Can ile olaydan 6 ay önce görücü usulü ile evlendik. Çimen kendisini yüksek görmeye başladı. Kendilerinin aşiret olduğunu ve çok paralarının bulunduğunu söyledi. Balayına gittiğimizde de bu sıkıntıları yaşadık. Evliliğimizin ilk aylarında çekilmez duruma geldi. Onun da ailesini çağırıp bir gün bizim evde toplantı yaptık. Konu boşanmaya geldi. Kayınpederim devreye girip, 'boşanma olursa silahlar konuşur. Kan gövdeyi götürür' dedi. Daha sonra tekrar barıştık. Fakat eşim sorun yaratmaya devam etti. Bir ara apartmanın 8'inci katından atlamak istedi. Kendisini son anda ikna ettik. Bu olaydan bir kaç gün sonra Çimen bana haber vermeden mektup yazarak babasının evine gitti. Daha sonra işyerime akrabaları ile gelen kayınpederim bize önce sopayla saldırdı, sonra tabancası ile rastgele ateş etti. Ben, babam ve kardeşim yaralanmıştık. Hastaneye kaldırıldık. Kardeşim kurtarılamadı. Kendisinden ve akrabalarından şikayetçiyim" dedi.
KIZIMI DÖVDÜLER, BANA SALDIRDILAR
Mahkemede ifade veren Selahattin Can ise kızı ve damadı arasındaki geçimsizliğin çok basit olduğunu fakat olayın farklı boyutlara geldiğini belirtip, "Damadım ve ailesi kızım Çimen'i dövdüler. Kızım bir şekilde onların elinden kurtulup bize geldi. Çok üzüldüm. Sonra konuşmak için onların işlettiği lokantaya gittim. Beni yalnız bırakmak istemeyen akrabalarım da peşimden geldi. Orada tartışma çıktı. Rıdvan'ın, babasının ve kardeşinin elinde bıçaklar vardı. Bana küreklerle vurmaya başlayınca silahımı çıkartıp ateş ettim. Pişmanım. Kendilerine başsağlığı diliyorum" diye konuştu.
Mahkeme eksik evrakların beklenmesi tanıkların dinlenmesi için ertelendi.