4 Şubat Dünya Kanser Günü
Dünyada her yıl milyonlarca insanı etkileyen kanser, çoğu zaman erken tanı ile kontrol altına alınabilen bir hastalık. Erken tanı için yıllık doktor kontrolü dışında, kadınlar için mamografi, sigara içenler için akciğer tomografisi ve tüm bireyler için kolonoskopi gibi kalın bağırsak tetkiklerinin önemli olduğunun altını çizen Anadolu Sağlık Merkezi Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Serdar Turhal, “Kanser hastalığının tedavisinde özellikle son 10 yılda oldukça önemli başarılar elde edildi ve hastanın bağışıklık sistemine etki ederek çalışan ilaçlarla hastalığın uzun süreli kontrolü mümkün olabildi. Kanser tedavisinde başarılarımız önümüzdeki yıllarda daha da artacak ve pek çok kanser hastası, hatta metastaz yapmış, yani hastalığı vücudun diğer bölgelerine de yayılmış kanser hastaları bile, erken evre yakalanmış kanser hastaları gibi uzun süreli yaşam şansı elde edebilecek” açıklamasında bulundu. Prof. Dr. Serdar Turhal 4 Şubat Dünya Kanser Günü vesilesiyle kanser ve tedavisiyle ilgili son gelişmelerden söz etti...
Amerika Birleşik Devletleri’nde 2022 yıllık kanser istatistiklerinin yayınlandığını paylaşan Anadolu Sağlık Merkezi Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Serdar Turhal, “Bu istatistiklere göre Amerika’da erkeklerde en sık prostat kanseri görülüyor. İkinci sırada akciğer kanseri, üçüncü sırada ise kalın bağırsak kanseri geliyor. Kadınlarda en sık görülen kanser meme kanseri, ikinci sırada akciğer kanseri, üçüncü sırada da kalın bağırsak ve rektum kanseri geliyor” dedi.
Akciğer kanserinin hem kadınlarda hem de erkeklerde her 100 ölüm içinde 20’sini oluşturduğunun altını çizen Prof. Dr. Serdar Turhal, “Erkeklerde prostat kanseri ölümlerin yüzde 10’unu kadınlarda meme kanseri yüzde 15’ini oluşturuyor. Kalın bağırsak ve rektum kanseri hem kadınlarda hem erkeklerde yaklaşık yüzde 10’un altında bir ölüm oranına sahip. Erkeklerde ve kadınlarda bir sonraki sırada pankreas kanseri en sık ölüme yol açan kanser olarak görülüyor. Ölüm oranı tüm kanserler içinde yüzde 8 oranında. Ondan sonraki sırada erkeklerde karaciğer ve safra yolu kanserleri kadınlarda da yumurtalık kanserleri geliyor; bunların da ölüm oranları birbirine benzer ve yüzde 5 civarında” diye konuştu.
En önemli risk faktörü yaş
Kanser hastalığında bilinen en önemli risk faktörünün yaş olduğunu hatırlatan Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Serdar Turhal, “Yaş ilerledikçe kansere yakalanma ihtimali artıyor. Yaş dışında özellikle sigara ve ailevi kanser öyküsü en önemli risk faktörlerinden. Asbest gibi değişik kimyasallar da kanser açısından bir risk faktörü. Güneşten alınan ultraviyole ışığı da kanser riskini arttıran faktörlerden” şeklinde konuştu.
Tanı konusunda önemli çalışmalar var
Kanser tedavisinde önümüzdeki birkaç yıl içinde ne gibi gelişmelerin olacağı konusundaki düşüncelerini paylaşan Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Serdar Turhal, “İlk olarak tanı konusundaki yeniliklerden bahsedebilirim. Bu kısım belki de en heyecan verici gelişmelerden birine bu yıl tanık oldu, çünkü bugüne kadar kanser hastalarının tanısı konulduktan sonra kullandığımız yeni nesil dizileme analizleri bu yıl itibariyle sağlıklı bireylerin taranması için de kullanılır hale geldi. Bu yöntemlerle vücutta dolaşan kanser hücrelerine ait DNA parçacıklarını saptamak ve bunun üzerine o tanının kesinleştirilmesi yönünde girişimlere başlamak mümkün” dedi.
Kanser tedavisinde yeni tedaviler gündemde
Geçmiş senelerde başlayan ve kanser hücresi üzerindeki değişik mutasyonları saptayarak bunlara yönelik bölünmeyi, mutasyonlar üzerinden durduran ilaçların geliştirilmesinin de tüm hızıyla devam ettiğini ve önümüzdeki yıllar içinde daha fazla ilacın değişik kanser tiplerinde tedavi edici rolünün ortaya çıkacağını söyleyen Prof. Dr. Serdar Turhal, “Bunların yanı sıra damardan verilen, bağışıklık sistemi üzerinde çalışan immünoterapi ilaçları, damardan verilerek radyasyon yayan ilaçlar, radyoterapi cihazlarındaki yenilikler de önümüzdeki yıllar içinde daha çok kişinin kullanımına sunulabilecek gibi görünüyor. MRNA aşılarının kanser hastalığının tedavisinde kullanılmasıyla ilgili pek çok çalışma sürüyor ve bunların başında pankreas kanseri, kalın bağırsak kanseri ve melanoma geliyor. Bu aşıların halihazırda kullanılan bilimsel tedavilerle beraber kullanılması da söz konusu ancak henüz hasta bireylerde kullanılması için klinik araştırmalar dışında bu aşılar onay almış değil. Bu süreçte bu alanda da daha hızlı ilerlemelerin kaydedilmesini ümit ediyorum” şeklinde konuştu.