Yaşam

İzmit Körfezi’nde fok bile yaşıyormuş

15 Nisan gecesi denizlerde av yasağı başladı. Denizlerde avlanma yasağı 1 Eylül tarihine kadar sürecek, 4,5 ay boyunca denizde ağla balık avlanamayacak.

19 Nisan 2014 Saat: 10:52
İzmit Körfezi’nde fok bile yaşıyormuş
İzmit Körfezi’nde fok bile yaşıyormuş

Denizlerde avlanma yasağının İzmit Körfezi için de yarar getirmesini, körfezdeki balık türlerinin artmasına katkı sağlamasını umuyoruz.

İzmit Körfezi’nin akvaryum gibi olduğu günleri hatırlayanlar, sanırım o günlerde tekrar dönülmesini en çok arzulayanlardır. Vaktiyle İzmit Körfezi’nde her çeşit deniz canlısının, hatta fok balıklarının bile yaşadığını biliyor muydunuz?

Vaktiyle, Kocaeli Amatör Olta Balıkçıları Derneği üyesi, İzmitli mali müşavir Oktay Aydıner ile Sepetçi Göleti’nde yapılması planlanan su kayağı projesine karşı çıkmasıyla tanışmıştık. Sayın Aydıner, Sepetçi Göleti’nde su kayağı yapılmasının göletteki Sazan ve Turna balıklarının sonu olacağını ileri sürmüştü. Kendisine amatör olta balıkçılığı ve çevre konusunda kaleme aldıklarını sütunlarımda yayınlayacağımı söylemiştim. Sayın Aydıner, İzmit Körfezi’ndeki balık türlerinin 100 yıl önceki durumunu araştıran bir yazı kaleme almış. Bu yazıdan öğreniyoruz ki, İzmit Körfezi’nde bir asır önce her tür balık, hatta fok bile yaşıyormuş. Oktay Aydıner’in “Geçmiş zaman olur ki, hayali cihan değer” adlı yazısını birlikte okuyalım:

“Türkiye’de Balık ve Balıkçılık” adlı kitap, alanında yazılmış, bilinen ilk eser… Yazarı Karekin Deveciyan.

Karekin Deveciyan, 1910-1917 yıllarında İstanbul Balıkhanesi Müdürlüğü, daha sonra da balık işleri müfettişliği yapmış, Düyun-u Umumiye’deki görevinden 1927 yılında emekli olduktan sonra 1964 yılında İstanbul’da vefatına kadar yaşadığı Ortaköy’de elinden olta düşmemiş bir amatör balıkçı.

1915’te “Balık ve Balıkçılık” adıyla, Osmanlıca,1926 yılında ise “Türkiye’de Balık ve Balıkçılık”(1) adıyla Fransızca olarak yayınlanmış bu eser.

Daha sonraki yıllarda Fransızcasından Türkçeye çevrisi yapılan bu çok değerli kaynak eseri günümüzde de bulmak mümkün.

Gelelim, çok önemli bir kaynak eser olan bu kitapta İzmit’le alakalı olarak yazılanlara… Bir İzmitli olarak tüylerimi diken diken eden, beni hayrete düşüren okuduklarıma..

Bakın bir zamanlar, İstanbul Balık Haline İzmit Körfezi’nden avlanarak hangi balıklar gidermiş.

Öyle birkaç kasa falan da değil hani… Kilolarca...

Barbunya, hamsi, istavrit, ıstakoz, izmarit, kalkan, kefal, kolyoz, levrek, mercan, sardalya, torik, yazılı orkinos.

Bu kitaptan çok İlginç bir bilgi;

Fok balığına, Marmara Denizi’nde, özellikle de İzmit Körfezi’nde rastlanır imiş.

Ali Pasiner, Robert Kolej edebiyat bölümünden sonra Lozan Hukuk Fakültesi’nde okumuş. Ana Britanicca, Temel Britanicca, Compton’s, İstanbul Ansiklopedisi’nin balıklarla ilgili maddelerini, 1999 yılında Amerika’da yayınlanmış olan Dünya Balıkçılık Ansiklopedisi’nin Türkiye bölümünü hazırlamış, Uzun yıllar çeşitli gazete ve dergilerde balık üzerine yazılar yazmış değerli bir insan, bir amatör balıkçı. Uzun yıllar reklam sektöründe çalışmış, ülkemizde balık ve balıkçılık üzerine kitap yazan birkaç yazardan birisi.

Bugün aramızda olmayan Ali Pasiner’in “İki Boğazın Suları”(2) adlı eserinde bahsettiğine göre İzmit Körfezi Marmara’nın zengin balık yatağıymış. Levrek, sinarit, mercan, karagöz, ispari, tekir, barbunya, kırlangıç, dil, pisi, Körfez’in yerli balıkları sayılırmış. Uskumru, kolyoz, palamut, torik, lüfer Körfez’e girerek yatak yaparmış.

İşte böyle… Bu sayılan balık türlerinden kaçı bugün İzmit Körfezi’nde avlanabiliyor?

Bırakın avlanmasını, bu balık türlerinden çoğunun tek bir bireyine dahi Körfez’de rastlamak mümkün değil. Peki neden? Bir zamanlar Körfez’de bolca av veren bu balıklar şimdi neden yoklar?

Karekin Deveciyan da, Ali Pasiner de artık yoklar ve bir daha da aramızda olamayacaklar… Peki ya kitaplarında bahsettikleri balık türleri? Onlar bir zamanlar oldukları gibi yeniden aramızda olurlar mı? Eğer biz istersek…”

Kaynak:

1-Türkiye’de Balık ve Balıkçılık, Aras Yayınları

2-İki Boğazın Suları, Remzi Kitapevi

İBRETLİK FOTOĞRAF-1 Mart 1958’de meydana gelen Üsküdar Vapuru faciasının 56 ncı yıldönümünde, yitirdiğimiz yüzlerce insanımızı ve belki de kaptanı olduğu vapurda en son ana kadar kalarak yaşamını yitiren Kaptan Aşçı'yı saygıyla, hürmetle andık.  Kaptan Aşçı'nın balık ağı içindeki fotoğrafı, son derece çarpıcı bir fotoğraftı… Tabii yürek burkan bir fotoğraf… Ağın içinde Turna Mezgit var… Kırlangıç, İstavrit, Sardalya, İspari, Karagöz, Zargana, Köpek Balığı yavrusu, Dilbalığı var… Tam olarak cinsi anlaşılamayan yüzlerce balık var… Bu fotoğraf, hem 1 Mart faciasının acısını anlatıyor… Hem de İzmit Körfezi'nin 56 yıl önce balık açısından ne denli bereketli olduğunu… Şimdilerde aynı yerde ağ atsanız, içinde her halde bir tane balık bile bulamazsınız.

DENİZ KIPKIRMIZI- İzmit Körfezi, o kadar arıtma tesisi, o kadar denetime, pek çok sanayi kuruluşu ve gemiye denizi kirlettikleri için ceza yazılmasına rağmen, zaman zaman kıpkırmızı kesiliyor. Bu fotoğraf, geçen Pazar günü çekilmişti. İzmit Körfezi yine kızıla boyanmıştı. Bu koşullarda av yasağı da bir işe yaramaz. Deniz kirletildikçe, denizdeki yaşam da ölüyor, denizin rengi değişiyor.

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Gölge Gazetesi, Kocaeli Haber, Gebze Haber, Darıca Haber, Dilovası Haber, Çayırova Haber, Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız
Yukarı ↑