Asayiş

İzmir merkezli 18 ilde ’paralel yapı' iddiasıyla operasyon: 44 gözaltı

"Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma" suçlamasıyla ilgili açılan davada "kanuni yetkileri dışında hareket ettiği" iddiasıyla İzmir merkezli 18 ilde düzenlenen operasyonda aralarında 3 merkez valisi, mülkiye müfettişi

3 Kasım 2015 Saat: 12:57
İzmir merkezli 18 ilde ’paralel yapı' iddiasıyla operasyon: 44 gözaltı
İzmir merkezli 18 ilde ’paralel yapı' iddiasıyla operasyon: 44 gözaltı

İzmir merkezli 2012 yılında gerçekleştirilen "Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma" iddialarına yönelik operasyonun ardından açılan davada yargılananların şikayetleri üzerine başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınanlar, İzmir Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne getirilmeye başlandı.    
Bu kapsamda sabah saatlerinde İzmir merkezli 18 ilde 44 kişi gözaltına alındı. Listedeki 13 kişi hakkında daha gözaltı kararı olduğu öğrenildi.        

GÖZALTINA ALINANLAR ARASINDA 3 MERKEZ VALİSİ DE VAR 

Farklı kentlerde gözaltına alınanlar arasında İzmir'de 10 Kasım 2011-12 Şubat 2014 tarihleri arasında Emniyet Müdürlüğü yapan Ali Bilkay, Organize Suçlardan Sorumlu Emmniyet Müdür Yardımcısı Mehmet Ali Şevik ve Emniyet Müdür Yardımcısı Ramazan Karakaya, Organize Suçlar Müdür eski Yardımcısı Taner Aydın, Afyon Polis Okulu Müdürü Müjdat Karagöz, ayrıca halen merkez valisi olarak görev yapan Ahmet Kaya, Mehmet Oduncu, Sadık Altunkaynak, Eskişehir Vali Yardımcısı Mesut Kesen ve mülkiye müfettişi Ferda İleri'nin de yer aldığı öğrenildi.   

BİR NUMARASI FETHULLAH GÜLEN 

Bir numaralı şüphelinin Fethullah Gülen olduğu soruşturma dosyasında, şüphelilerin yalan deliller ürettikleri iddiasının yanı sıra Merkez Valisi Mehmet Oduncu ile halen Eskişehir Vali Yardımcılığı görevini yürüten Mesut Keser'in ise o zaman İçişleri Bakanlığı bilgi işleri Daire Başkanlığı'nda görev yaptıkları ve gizli kişisel verileri, örgüte aktardıkları da ileri sürüldü. 

Gözaltına alınanlar Emniyet Müdürlüğü'ne kelepçesiz getirildi.


Zanlıların, "Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma" davasıyla ilgili soruşturmayı yürütürken kanuni yetkileri dışına çıktığı iddia edildi.

İZMİR CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI'NDAN AÇIKLAMA

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamada, aralarında bazı merkez valileri, emniyet müdürleri ve mülkiye müfettişinin de bulunduğu, şu ana kadar 44 kişinin gözaltına alındığı operasyona ilişkin bilgi verildi.               

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:               
"Kamuoyunda FETÖ/PDY olarak bilinen örgüte mensup olduğu iddia edilen kişilerin, kamuoyunda İzmir Askeri Casusluk davası olarak bilinen davaya esas teşkil eden soruşturma sürecinde, terör örgütünün yönlendirmesi, talimatları doğrultusunda taraflı ve kasıtlı olarak usulsüzlükler yaptıkları, bu davanın şüphelilerinin kamuoyunda itibarsızlaştırılarak devlet bürokrasisinden ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nden tasfiyesini amaçladıkları yönündeki iddialar, bu yönde ciddi bulgular elde edilmesi üzerine Cumhuriyet Başsavcılığımız Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca başlatılan soruşturma kapsamında toplanan deliller doğrultusunda haklarında yeterli şüpheye ulaşılan, aralarında üst düzey kamu görevlilerinin de bulunduğu toplam 57 kişiye yönelik gözaltına alınma talimatı verilmiştir. Konuya ilişkin soruşturma devam etmektedir."


İzmir Askeri Casusluk Davası mağdurları, KOM önünde toplanmaya başladı. Grup ellerinde Türk bayraklarıyla bekliyor.

SANIK AVUKATI: EN VAHŞİ, EN AHLAKSIZ DOSYAYDI

''Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma" davasının sanık avukatlarından Murat Ergün, "Casusluk dosyası, en vahşi ve ahlaksız dosyaydı" değerlendirmesinde bulundu.                     

''YENİ OPERASYONLAR OLABİLİR''

Soruşturma dosyasının içeriği ile ilgili bilgi alan avukat Ergün, yapacakları açıklamalar ve operasyonu takip sürecinde masumiyet karinesine dikkat edeceklerine vurgu yaparak şunları söyledi: 
"İzmir'de devam eden sözde casusluk davasını kurguladığı iddia edilen bir çetenin yapılanmasına yönelik bir operasyon. Bizim müvekillerimiz namuslu şerefli insanlardır. Biz de onların yargılanmaları sırasında hukuk namusumuzu ezdirmedik. Biz herkesin anayasa ve uluslararası sözleşmelerde belirtilen masumiyet karinesine saygılıyız. Bu bizim müvekillerimiz için uygulanmadı. Bu itibarla içeride olan ve olacak kişileri peşinen mahkum etmiyoruz. Davanın özü kumpastır. Yıllar önce bu dava ilk başladığında söylediğimiz buydu. Ama sözümüzü dinletemiyorduk. Bu davalar içinde en ahlaksız olan İzmir davasıdır. İzmir Casusluk Davasında insanların şerefiyle namusuyla itham ettiler. Çete iddialarımızın arkasındayız. Bu çetenin kimler olduğunu bilmiyoruz. Bu çete çökertilmedikçe Türkiye'nin huzura kavuşması mümkün değil. Sadece emniyette yeralmış kişlerle kotarılması da mümkün değil. Başka kurumlara uzanan bağlantıları ve kolları vardır. Yarın kalmaması ve maddi gerçeğin ortaya çıkması için bu soruşturma genişletilmeli, TSK ve yargı içindeki ayaklarının ortaya çıkması gerekmektedir. Dosyada gizlilik var söylediklerimiz yüzde yüz doğrudur diyemem.Anladığım kadarıyla itirafçılar var. Bir takım itirafçıların beyanlarından hareketle düzenlenen bir operasyon. Bunlardan bir tanesi de eski askeri lise öğrencisi. O zamanlar terör örgütünün mensubuymuş. Ve sadece İzmir casusluk değil Balyoz, Poyrazköy, Kafes gibi diğer askeri davaların da çözüleceğinin kanaatindeyim. Bildiğimiz kadarıyla firariler var ve soruşturma genişliyor. Yeni operasyonlar söz konusu olabilir."

Sanık avukatlarından Nevzat Güleşen de "askeri gizli bilgi ve belge bulundurma" davasında, TSK'da çalışan çok büyük grubun casus olduğu ve bir örgüt kurduklarının iddia edildiğini anımsattı.               

"İddialar o kadar saçma ki örneğin amirallerin, üsteğmenlerin altında çalıştığı söyleniyor" diyen Güleşen, dava dosyasında, "subayların fuhuş yaptıkları, gizli bilgi ve belgeleri para karşılığı çaldığı" gibi çok vahşice, alçakça, yalan ve gerçek dışı isnatların bulunduğunu savundu.               

Güleşen, "Bu nedenle bu dava, şu ana kadar kurulan diğer kumpas davalarından daha da derin bir kumpas. Bunları yapanların, günün birinde cezalandırılmasını bekliyorduk" ifadelerini kullandı.      

MAĞDURLAR EMNİYET BİNASINA GELDİ

Operasyon haberini alan çok sayıda, 'Gizli Bilgi ve Belge Bulundurma Davası'nda yargılanan kişiler de İzmir Emniyet Müdürlüğü önüne geldi. Ellerinde Türk bayraklarıyla gelen davanın sanıkları ile yakınları İzmir Marşı, Harbiye Marşı'nı çalıp, gözaltındakilerden suçlu olanların adil yargılanmasını istedi.

Bu kişilerden emekli albay Coşkun Başbuğ, "Beni sahte delillerde, 19 müebbet, 5 bin yıl hapis cezası istemiyle yargılıyorlardı. O zaman 'bunların hesabını vereceksiniz' dediğimizde hem polisler hem de yargı mensupları, yüzümüze bakıp gülüyorlardı. Şimdi yaptıkları usulsüzlüklerini hesabını verecekler" dedi. 

*Ankara'da 5 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan 5 kişinin mülkiye müfettişi olduğu öğrenildi.

* Zonguldak'ta polis memurları G.G. ve C.Y. yakalandı.

* Trabzon'da bir polis gözaltına alındı.

* Elazığ'da 4. sınıf emniyet müdürü gözaltına alındı.

* Eskişehir Vali Yardımcısı Mesut Kesen de Eskişehir'deki lojmanında gözaltına alındı. 
Vali Yardımcısı Mesut Kesen'in Eskişehir'de Toplu Konut İdaresi Başkanlığı, İl AB Daimi Temas Noktası, AB Proje Geliştirme ve Koordinasyon Merkezi, Maliye Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı kuruluşlardan sorumlu olduğu belirtildi.

 * Van’da 1 başkomiser ve 1 polis memuru gözaltına alındı.

* Erzurum'da 2 komiser yardımcısı gözaltına alındı.

* Aksaray'da biri şube müdürü 2 polis gözaltına alındı.

* Diyarbakır'da bir polis gözaltına alındı.

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Gölge Gazetesi, Kocaeli Haber, Gebze Haber, Darıca Haber, Dilovası Haber, Çayırova Haber, Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız
Yukarı ↑