Şener Yılmaz ve Örnek Vatandaşlık

Bir kaç gündür yazsam mı, yazmazam mı diye gidip geliyor, karar veremiyordum. Zira hikaye biraz özel, biraz mahrem.!
Özellikle sosyal medyadan bizi takip edenler hatırlarlayacaklardır. Salı günü bir Çanakkale seyahtimiz oldu. İşte ''ders'' de burada başladı. Adına ne derseniz deyin. İnsanlık dersi deyin, yurttaşlık dersi deyin, vicdan dersi deyin, adamlık dersi deyin. Hatta, en sonunda takdir eder veya enayilik dersi de diyebilirsiniz. Karar sizin.
Neyse;
Basın danışmanlığını yaptığımız , ama önce '' dostum-kardeşim'' olan, Şener Gayrimenkul Yatırım Danışmanlığı (Şener GYD) & Gebze Birlik Spor Kulübü Başkanı Şener Yılmaz'la , Salı günü bir proje görüşmesini neticelendirmek için sabah erken saatte Çanakkale/Ayvacık'a yola çıktık. Altınova'da kahvaltı molası verdik, hatta bir fotoğraf da paylaştık.
Kahvaltı yaptığımız mekan, Oksijen Tesisleri içindeki ''Menemenci Alaattin''di. Allah'a şükür karnımızı doyurduk. Kahvemizi de içtik, sigaramızı da.
Yola koyulmaya başlarken, kasanın önünden geçip lavaboya gittim. Ben geldim Şener Bey lavaboya gitti. Çıktık dışarıya , bindik aracımıza yola devam. Ta Erdek'e gelmiştik ki, karşılıklı hesabın ne kadar geldiğini sorduk. O an birbirimizin gözlerindeydi gözlerimiz.
''Ercan Abi, hesabı ödedin mi'' dedi Şener Yılmaz.
''Yo, sen ödemişsin diye ben ödemedim .''
'' Abi, sen kasa tarafına gidince hesabı ödediğini sandım.''
''Yav başkan ödemedim, sende benden sonra o tarafa gidince hesabı ödedin sandım.''
Velhasıl anladık ki, ikimizde birbirimizin hesabı ödediğini sanarak yola çıkmışsız. Yani sonuçta , ortaya çıkan gerçek şu; Kahvaltımızı yapmışız, Menemenci Alaattin'den hesabı ödemeden çıkmışız.
Birbirimizin yüzüne baktık. Karşılıklı kızardık, bozulduk, üzüldük...
Şener Yılmaz'ın eli o an Google'ye gitti. Mekanın telefonunu buldu, aradı. Durumu anlattı, özür diledi; ''Biz iki kişi yedik , içtik, kahvaltı yaptık, hesabı ödediğimiz sanarak çıktık. Ödememişiz. Bahçede oturduk, şunları yedik, bu kadar çay içtik. Ben uzun boylu uzun saçlı, arkadaşım orta boylu beyaz sakallı. Garsonlarınız hatırlayabilir. Lütfen bizim adisyonu çıkarıp Wahsapp'tan ibanınızla birlikte atar mısınız. Ben Şener Yılmaz. ''
10 Dakika sonra mekandan aradılar....
''Şener Bey, size teşekkür ediyoruz. Çok duyarlı bir insansınız . Gerçekten çok mutlu ve bir o kadar da şaşkınlık içindeyiz. İlk defa bir misafirimiz bizlerle böyle bir konuda iletişime geçti, tebrik ediyoruz. '' dediler.
Yılmaz, ibanı şirketinin muhasebe müdüresi Suzan Hanım'a yönlendirdi , anında ödeme yapılmış oldu.
Tüm bunları neden yazdım , yaşadığımız bu özel olayı neden anlattım biliyor musunuz?
İnsanoğlu şeşer beşer. Önemli olan Hakk'a tabi olmak, o yolda niyaz etmek. Hak yemeden, rızkının peşinden koşmak. Allah bugün veriyorsa yarın çıkarmasını da bilir. Baki olan dürüst olmak, adam olamak, insan olmak, tenezzülsüz yaşamak.
Şimdi anlıyor musunuz, Şener Yılmaz'ın neden Şener Yılmaz olduğunu.!