Bilindiği gibi Gebze Belediye Başkanı Adnan Köşker ikinci dönemini irca ediyor. Yeniden ve yüksek rey’le 25 Mart’ta Gebzelilerin desteğini bulan Köşker, nasıl oluyor da sadece AK Partililerin değil, Gebze’de geniş bir tabanın desteğini elinde bulunduruyor?
Aslında bu soruyu geçenlerde bir CHP’li dostumuz sordu bana.
Öyle ya; çarşıda , pazarda, yolda, her hangi bir toplantıda Köşker’le karşılaşan her vatandaş sevgi gösterisinde bulunuyor, sarılıyor, samimi sohbete dalıyor. Bu davranışı sergileyeneler sadece AK Partililer değil. Yüzlerce kez bizim de şahit olduğumuz an’lar var. Köşker’in pek çok çarşı turunda gözlemlemişizdir, el uzat, sarılan, o’nu görünce yanına koşarak gelip ‘’Başkanım’’ diyenlerin içinde MHP’lisini de gördük, CHP’lisini de.
İşte CHP’li arkadaşın merakı da bu yöndeydi. Tespiti doğruydu. O gün, ‘’Köşker’in sırrı nedir?’’ diye sorunca, oturup analiz yapmaya başladık. Gözlemimi, analizimi, düşüncelerimi kendisine aktardım, hatta bir çok örnek verdim.
Dedim ki: Bir Belediye Başkanı’nın toplumda geniş bir kesim tarafından karşılık bulmasının yolu, sadece belediyecilik hizmetlerini yapmasıyla ilişkili değildir. Kişilik, karakter, insan sevgisi ve sosyal projelerle de bağlantılıdır. Ve beşeri ilişkiler çok önemlidir.
Can kulağıyla dinleyen CHP’li ye şu örneği vererek devam ettim: Köşker’in Gebze’de kemikleşmiş bir taban desteği var. Bu, O’nun açılmamış kapıları açması, girilmemiş gönüllere girmesiyle oluştu.
‘‘Anlamadım, nasıl yani?’’
Anlatayım ; ‘’Klasik belediyeciliği her Belediye Başkanı yapmaya çalışıyor zaten. Mesele o değil. Parklar, tretuvarlar, yollar , otoparklar yapmak, çim ekip gül dikmek değil sadece. Bunları herkes yapıyor, yapabilir. Köşker’in sırrı o’nun meziyetlerinde yatıyor. ‘’ dedikten sonra bu düşüncemi de üç örnekler aktardım…
Bir: Gebze Belediye Başkanı Adnan Köşker herkesten çok daha fazla Gebzelidir. Ruhundaki Gebze sevgisi , sadece Belediye Başkanı olmasından değil, Gebze’ye ve Gebzelilere olan vefasından kaynaklanır. O nedenle hayatını Gebze’ye, ilçenin kentleşmesine, vatandaşların uygar ve çağdaş bir kentte yaşamasına adamıştır.
İki : Köşker, Gebzelilerin hizmet beklentilerini çok iyi bilir, insan odaklıdır. O nedenle var olan beklentilerin ötesinde , gün yüzü görmemiş projeler geliştirip ilçeye kazandırmanın çabasındadır. Bu yüzden de siyasi kimlik , etnik köken ayırmadan her vatandaşı kucaklar. Roman vatandaşların evlerinde çay içmesini de bilir, MHP’linin de CHP’linin de düğününde, kötü günlerinde yanlarında olur.
Üç: Köşker, belediyeciliğin siyaset odaklı hizmet merkezi olmadığını düşünür.
‘’Peki ‘’dedi arkadaş. ‘’ Az önce kullandığın bir cümle çok ilginç geldi bana, o nedir, ne demek istedin?’’
‘’Bu, O’nun açılmamış kapıları açması, girilmemiş gönüllere girmesiyle oluştu.’’ derken, ne söylemek istedin?’’
Açayım…
‘Köşker’in asıl sırrı bu’’ diyerek devam ettim; Belediyecilikte sosyal projeler çok önemlidir. Buna destek hizmeti, gönüllerde yer etmede diyebiliriz. İşte Köşker bunu çok iyi gerçekleştiriyor ve oldukça başarılı. Örnek; Bugüne kadar Gebze’de girmediği hasta evi, el sıkmadığı düğün sahibi, bulunmadığı taziye çadırı yok. Daha önemlisi yeni bir uygulama başlattı. Özellikle çocuklar başta olmak üzere engelli vatandaşların doğum günlerinde sürprizler yapıp kutlanmasını sağlıyor, pastalar hediyeler gönderiyor. Evet , evet böyle bir duyarlılık hiç olmadı, hiçbir Belediye Başkanı bunu yapmadı. Böylece Köşker hem insani vazifesini gerçekleştiriyor, hem de o ailenin kapısını çalıp gönüllerine taht kuruyor.
CHP’li arkadaşla sohbetimiz uzadıkça uzadı… O sordu, ben düşüncelerimi paylaştım. Ayrılırken ise kullandığı şu ifade önemliydi : Demek ki herkes Belediye Başkanı olabilir, ama herkes bir Adnan Köşker olamaz.