Siyaset edenlerin olmazsa olmaz özelliklerini sıralayacak olursak ; yetenek, gönül dostluğu, beceri , ahd-e vefa gibi nitelikler birbirini izler. Kriterleri ççoğaltabilirsiniz. Ama illa ki, vefa. En önemli unsur budur.
Zira , vefadan bihaber siyasetçinin gönül köprüleri kapalı olduğundan arenada kalıcı olamazlar. Hele de, insan gönlünde bırakın yer edinmeyi, taht kuramazlar. İnsanı önemseyen, insan sevgisi taşıyan, ikili ilişkileri had safhada tutan siyasetçiler, görevleri sonlansa da, temsil ettikleri koltuklar ömrünü doldursa da, gönüllerde her daim kalıcı olurlar. Yerel ve yaygın siyasette pek çok değerli ismi örneklendirebiliriz.
Merhum Alaettin Kurt, Bülent Atasayan, Ahmet Penbegüllü hafızalarımızda silinmeyecek şekilde dururlar.
Merhum Turgut Özal, Bülent Ecevit, Süleyman Demirel'de öyle.
Yukarıdaki gönül siyasetçilerine yaşayanlar arasında eşdeğerler ise; Sefa Sirmen, İbrahim Karaosmanoğlu, Şükrü Karabacak, Ercan Dalkılıç ve Adnan Köşker'i örnek verebiliriz.
Bir kaç gündür sosyal medyada muhtar ziyaretleriyle gündeme gelen Adnan Köşker'in insani temasları nedense kendi partisi içinde ''Dananın altında buzağı aramak'' gibi değerlendiriliyor.
Sevin sevmeyin ... Lakin Köşker, Gebze'de iki dönem aslanlar gibi Şehreminlik yapmış, gönül pencereleri her daim açık olmuş bir siyaset adamıdır. İnkar edilemez bir gerçek de şu: Gebze Belediyesi tarihinde Sedat Tüze kadar, rahmetli Penbegüllü kadar iz bırakan isimdir Adnan Köşker.
Köşker'in bugün sokağa inmesi, muhtarlarla endeksli de değildir. Pek çok kez, her cemiyette, çarşıda-pazarda rastlaştığımız , bu kente on yıl gibi koca bir zaman diliminde muhteşem değerler katan Adnan Köşker'in en doğal hakkı değil midir ziyaretler?
Meslek hayatımızda öyle belediye başkanları tanıdık gördük ki, öyle milletvekilleri bildik ki, isimlerini anca kırk dakika düşündükten sonra hatırlayabiliyoruz. Kiminin esamisi yok, kiminin ayak izi kalmadı. Kimileri ise sokakla buluşacak yüz bırakmadılar kendilerinde.
Tekrar Köşker'e gelelim...
Gebze'ye kazandırdığı hizmetleri alt alta yazmak isterseniz kağıdınız muhtemelen yetmeyebilir. Kurduğu dostlukları sayacak olursanız hesap makinenizin ekranı almayabilir. Kazandığı dostlukları konuşmaya bile gerek yok.
İşte bundandır ki, bazı siyasetçiler bakidir. Çünkü kubbede hoş bir seda bırakmışladır.