Bu başarı Köşker ve Soba’nın

Yazımızın başlığı eksik oldu. Aslında ‘’Bu başarı , belediye başkanlarının’’ demek gerekirdi. Sadece Adnan Köşker, Hasan Soba değil; Şükrü Karabacak, Ali Toltar, Şemsettin Ceyhan  ve  İbrahim Karaosmanoğlu’nun da hakkını teslim etmek gerekir.

Ayrıntılara gireceğim ama, önce seçim öncesi son  yazımın son paragrafını yineleyelim.

Bizi okuyanlar hatırlayacaktır.. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın seçime bir hafta kala düzenlediği basın toplantısı sonrası kaleme aldığımız ‘’ Bakan Işık’ı  dinlerken ’’ başlıklı yazımızın son paragrafı şöyleydi: Demem o ki; Fikri Işık için ‘’AK Parti’nin  Kocaeli’ndeki patronu’’ deniliyorsa o tespit doğru. Şayet 1 Kasım’da AK Parti Kocaeli’nde yeniden 7’yi yakalayacak olursa , Cemil Yaman mecliste yer  alırsa,  elbette tüm o başarıda teşkilatların tümünün payı var, ancak payın büyüğü Fikri Işık’ın olacaktır.. ‘’

Bakan Işık’ın da hakkını teslim ettikten sonra gelelim asıl konumuza, Köşker ve Soba’ya.

Gebze siyasetine ilgi duyanlara birkaç anımsatma yapayım ve başarının niçin Köşker ile Soba’ya  yoğunlaştığını izah edeyim.

Siyasette temel kural başarı grafiğini yükseltmektir. Sorumluluk taşıyan siyasi erkinin bu anlamdaki ölçüsü , girdiği seçimlerde elde ettiği oy oranı ve gösterdiği performansla ölçülür. Nitekim derlenen veriler, somut rakamlarla hesaplandığında o siyasetçinin başarısı, toplumda karşılık bulup bulmadığı netleşir.

Konumuza bu perspektiften bakıp, 1 Kasım sonuçlarını analiz edelim.

Evet, AK Parti Kocaeli’nin her köşesinde üstün çalışma sergiledi.

Evet, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçmene telkinleri pirim yaptı.

Evet, Başbakan Davutoğlu beklenenin üstünde emek  harcadı, liderliğini perçinledi..

Evet, Gebze mitingi işe yaradı, tarihe yazıldı..

Bunlar doğru.

Lakin bir doğru daha var ki, asıl bunu idrak etmek gerekir.

O da, yazımızın başlığında isimlerini  zikrettiğimiz Gebze Belediye Başkanı Adnan Köşker ile  İlçe Başkanı Hasan Soba’dır. Bu satırların yazarına göre ise  Gebze’deki başarının aslan payı Köşker’indir.

Şayet 2009’dan beri yaşadığımız seçimlerin  sonuçlarını anımsarsak bana hak vereceğinizden eminim.

Hatırlayalım…Biraz matematik yapalım.

Adnan Köşker’in birinci dönemi 2009 seçimleriyle başladı. O tarihte AK Parti’nin Gebze’de aldığı oy oranı %44.8, aldığı oy 78 bin 852 idi.

Köşker ikinci dönemine 2014 seçimleriyle  geçti. Aldığı oy oranı %48.8, oyu ise 95 bin 787 idi.

Dikkat ederseniz gerek oy oranı, gerekse yüzdesi artmış bir AK Parti ve Adnan Köşker görülecektir. Seçimlerde bir siyasetçinin  %4 puan tırmanışa geçmiş olması önemli bir rakamdır. Köşker içinde böyle.

Ve şahsen bu artışın Köşker’in kişiliğinden, hizmetlerinden, seçmenle barışık oluşundan, Gebzelilerin gönlünde taht kurmasından  kaynaklandığını düşünenlerdenim.

Devam edelim..

2014’de ilk kez halk tarafından Cumhurbaşkanı seçimi gerçekleşti.

Tamam, Erdoğan bu ülkede ‘’one namber’’

Lakin Gebze’den alacağı rey’de çok önemliydi ve AK Parti teşkilatlarının iyi çalışması, sandığa katkı sunması gerekiyordu. Nitekim Cumhurbaşkanlığı seçiminde  Gebze’den çıkan sonuçlarda Köşker’in saha çalışmasının yansımasıydı.  Erdoğan’ın %61.42 oy oranı ve 104 bin 462 oy almasında da yine Köşker’in katkısı vardı. Dikkat ederseniz AK Parti endeksli Cumhurbaşkanlığı seçiminde Gebze’de  oy oranı yine artış göstermiş oldu.

7 Haziran 2015 seçimlerine bakalım…Yani beş ay öncesine.

AK Parti’nin Gebze’de elde ettiği oy 100 bin 181 dır. Oran %48.99

Bugüne, 1 Kasım’a gelelim.

2009’dan günümüze geçirdiğimiz beş seçimde ‘’AK Parti’nin  Gebze’de tavan yaptığı seçim’’ diyebiliriz. Kocaeli’nin 11 seçim noktasında en fazla oy oranına sahip ilçe Gebze oldu. Aldığı oy 128 bin 573, oran % 59.74.

Evet, kabul ediyorum.. Son beş ayda ülke genelinde bir çok sebepten dolayı seçmen tercihini AK Parti’den yana yaptı. Terörün artması, 7 Haziran sonrası koalisyonun oluşamaması, istikrarın kafa bulandırması seçmeni AK Parti’ye  yönlendirdi. ‘Tek başına iş başına’’ sloganı tuttu.

Ancak  Gebze’deki bu önlenemez yükselişin etkenlerinden birisi de Adnan Köşker ve Hasan Soba ikilisinin müthiş performanslarıdır. Soba, Gebze mitingiyle rüştünü ispat etmekle kalmadı, Köşker ile uyumlu bir ikili oluşturdular.

Köşker’e gelince…

Bir dava adamın nasıl olması gerektiğini gösterdi. Başarılı bir ‘’şehri-emin  nasıl olmalı ‘’sorusunu yaşayarak  yanıtladı. Gebze’de girmedik ev, sıkmadık el, sarılmadık vücut, öpmedik yanak bırakmadı.

Gebzelilerle artık parti gözetmeksizin ‘’et ile tırnak’’ olan Köşker, bu seçimlerinde galibi oldu. Kabul edin veya etmeyin,  Gebze’de 1 Kasım sonuçları bunu net gösterdi.