Hep söylerim.... Bir siyasetçi karnından konuşmayacak, altı boş kelimeler kullanmayacak, lafı gevelemeden, mesaj değil de direk ifade edecek.
İşte bu nitelikteki siyasetçi asildir, harbidir, siyaset üstür. Makam sarhoşu olmayan, boş konuşmayan siyasetçiyi severim. Bir de ayağını yorganına göre uzatanı, yetim hakkı yemeyeni.
Anlatmaya çalıştığım profile uygun çok sayıda siyaset adamı vardır elbette. Çok net söylüyorum ; bunladan birisi bana göre Muzaffer Bıyık'tır. Bünyamin Çiftçi'de öyle, Hamza Şayir'de. Lakin Muzaffer Bıyık bir daha başka.
Tabi ki bu düşüncem yeni değil. Makamın, mevkinin, erkin karakterini bozmadığı siyasetçilerden önde gidenidir Muzaffer Bıyık. Dün fırıncılık yaparken de öyleydi, ilçe başkanlığı yaptığında da böyleydi, belediye başkanlığı koltuğuna oturduğundan beri de aynı. Yani Emek Mahallesi'ndeki çocukların tabiriyle ''Muzaffer Amca. '' O mahalledeki vatandaşların anlatımıyla ''Bizim Muzaffer'', Emek'in emekçilerin söylemiyle ''Muzaffer Abi'',
Karakteri hiç değişmeyen, insani boyutu ve sorumluluk duyusu tavan yapmış olan bir Muzaffer Bıyık'tan bahsediyorum.
Darıca Belediye Başkanı Muzaffer Bıyık'la ilgili düşüncelerim yıllardır bakiydi, bakışımda yıllardır bir değişiklik yok. Zira dünkü basın toplantısında kendisini dinlerken , hiç değişmemiş, aksine ilçesi için ne denli fedakarlık yapıp kafa yoran bir Muzaffer Bıyık gördüm.
Toplantının bende kalan intibalarını yansıtmadan önce, izlenimlerimden yola çıkarak analiz etmeye çalışayım.; Herşeyden önce MHP İlçe Başkanı Adem Emre Aygün'ü toplantıya dahil etmesi / ağırlaması ittifak ahlakı ve bağlılığının göstergesiydi. İlçe Başkanı Ufuk Acay'dan bahsederken kullandığı ''Ufuk Başkan'la on yıldır birlikte çalışıyoruz, ben ilçe başkanıyken kendisi yardımcımdı.Şimdi o ilçe başkanı. Yarın hangi konumda olur kader.'' yaklaşımı ise yol ve dava arkadaşına samimiyetinin ifadesiydi.
Gelelim asıl mevcuya...
Darıca'nın her yerini inşaat alanına çevirdik demesi, ilçeye SGK'nın getirilecek olması, Eray Şamdan'la sporda kazandıkları uluslararası başarılar, metro yapımındaki katkıları, altyapı-üstyapı hamleleri, yeni yollar, yeni devas projeler, İstasyon Caddesi'nin tek yön olacağı, pandemi ile mücadeleleri falan değil de, beni asıl kentsel dönüşümle ilgili verdiği bilgiler cezb etti.
338 konutlu kentsel dönüşüm projesiyle ilgili dedi ki; “Biz bu projeyi yaparken burada zor durumda kalan vatandaşlarımızın hayır duası için bu işe girdik. Ben müteahhit değilim, inşaat işleri benim işlerim değil. Ama bu sosyal sorumluluk projesini yaparken reklamdan uzak, şovdan uzak işimizi yapıyoruz. ''
İşte samimiyet bu. Çünkü bahsettiği projenin iç yüzünü bilenler, aslında ne kadar önemli bir uğraş olduğunu idrak edebilirler. Orada inşa edilen haneler, tamamen siyaset üstü, gerçek anlamda sosyal dağılım/ destek projesidir. En azından ben böyle yorumluyorum. Hiç bir müteahhitin girmeyeceği, kesinlikle kar edilemeyecek , ticari getirisi olmayacak bir alanda kalan onlarca vatandaşın evlerini kurtarmak, onlara yeni evler kazandırmak kadar manevi boyutu büyük bir hizmet olabilir mi?
Bıyık bunu sağlamış bir siyasetçi, belediye başkanıdır. Yazımın başlığına dedğim ''Bıyık'ın samimiyeti'' budur işte.
Demek istiyorum ki; Bazen bir hayır duası, bin musibetten çok daha hayırlıdır.