Bazen siyasete öyle dalıyoruz ki , çevremizde olup biten güzel şeyleri sonradan fark ediyoruz.
Mesela eğitimle ilgili.
Hatta eğitimden de öte. Fedakarlık, insan sevgisi ve hizmet aşkı. Sadece ticaret ve para kazanmak hırsıyla yapılan eğitimden bahsetmiyorum, insana değeri şiar edinmiş vefakar eğitim kurumları da var.
Kendimizi 7 Haziran’da yapılacak genel seçimlerin atmosferine kaptırınca, yanı başımızdaki Beşyıldız’ın önemini ve orada cereyan eden uygulamaları göz ardı etmişiz.
Sadece biz mi?
Elbette değil.
Bu kenti yönetenlerde duyarsızlık göstermiş. Zira el üstünde tutulması gereken özel bir kurumumuzun olduğunu oraya gidip görünce anlıyoruz. Ve ne denli özverili bir eğitim sergilendiğini.
Özel Beşyıldız Rehabilitasyon Merkezi’ndan bahsediyorum.
Geçtiğimiz gün Kemal Cesur’u ziyaret edip Beşyıldız’ı tanımak istedim. Benimkisi geç kalınmışlık. Marmara bölgesinin kendi alanında lideri olan Beşyıldız’ı gezince, Kemal Cesur ve ekibini tebrik etmemek elde değil.
İşte o yüzden köşemde bugün siyasetten ırak bir yazı olsun istedim.
Gebze’nin göbeğinde yapay bir cennet yaratmışlar. Beş katlı bir bina. Etrafı botanik bahçesi. Şelaleler, havuzlar, gezi parkurları, dinlence üniteleri… Her biri özel donatılara sahip sınıflar. Bire bir eğitimin verildiği örnek bir okur. Teknoloji ile mantığı birleştiren eğitim merkezi.
Bu okulu diğerlerinden ayıran en büyük özelliği çok özel öğrencilerin olması. Engelli öğrenciler.
Allah kimsenin başına vermesinde; kendi evladının özründen rahatsızlık duyan ailelerin olduğunu bilirim. İşte burada o öğrenciler eğitim görüyor. 600 öğrencinin hepsi belki de ailelerinden göremediği şefkati, sıcaklığı, hoş görü ve yakınlığı buluyor. Kırk öğretmen sanki sadece öğretmen değil de birer ana, baba.
Öğrenciler içinde konuşma zorluğu çeken de var, obestik olanda spastik olanda.
Psikolog da var, beden dili öğretmeni de.
Kemal Cesur’a gelince…
Emekli bir polis memuru. Kendisini engelli çocuklara adamış ve 2011’de merkezin temeli atmış. Bugün 600’ün üzerinde engelli çocuğa babalık yapıyor. Öyle ki ; Beşyıldız’ı Marmara’nın bir numarası yapmış. Engelli öğrencileri ülke genelinde düzenlenen spor müsabakalarına bile katılmış, derece almışlar. Cesur’un şimdiki hedefi Türkiye’nin en büyüğü olmak. Onla ilgili de çalışmaları olduğunu öğreniyorum. Devasa bir köy projesi var.
Demek istediğim şu;
Beşyıldız sadece para kazanmak mantığıyla kurulmuş özel bir rehabilitasyon merkezi değil. Zaten oradaki öğrencilere sadece parayı göz önüne alarak eğitim vermek zor iş. Özveri gerektirir, insan ve çocuk sevgisi yatar. Cesur ve ekibinde bunun fazlası olduğunu idrak ettim. Belki de başarılarının asıl dayanak noktası bu.
Gebze’de böyle bir kurum var. Türkiye’nin her yerine hitap eden bir kurum.
Gebze’yi yönetenlere de bir şey düşüyor, sadece manevi destek. Arada bir ziyaret edip çocuklara moral vermek, kurucu ve öğretmenleri de tebrik etmek. Hepsi bu.