Başlıktaki atasözü meşhurdur. Karşılıksız iyilik gibi duyguları anlatmaya yarar. ''İyilik yap denize at. Balık bilmezse halik bilir.''
Yani diyor ki atalar; Sen iyilik yap, kul bilmezse Allah bilir.
Genel Koordinatörümüz Gül Akdemir'le birlikte katıldığımız Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz'ün basın toplantısında, bende en çok yer eden bu oldu. Başkan Büyükgöz icraatlarını, projelerini sıralarken yukarıdaki atasözüyle kendini ifade etmeye çalıştı.
Peki ne demek istedi, neden böyle bir özet geçti. Veya ben ne anladım, ne anlamalıyız?
Kaptan köşkünde dört buçuk yılı geride bırakan Büyükgöz, belediyecilikte de deneyimlidir. Nitekim geçmiş dönem İbrahim Pehlivan'ın teknik başkan yardımcısıydı. Sonrasında direksiyon başına geçti. Tam da o sıralar beklenmedik pandemi, ardından deprem gibi afetler derken Büyükgöz kamuoyuna kendini ifade edemedi. Biraz da mizacından kaynaklı şatafatı, reklamı, gösterişi pek sevmeyen siyasetçi oluşu, kendisini sokaktan biraz ırak eyledi. Tüm bu kişisel yapısına sanırım biraz da ekibinin çarşı pazardan soğuk duruşu eklenince , ister istemez Büyükgöz için ''Ne yaptı, ne yapıyorki, vatandaştan uzak, çok soğuk bir adam '' gibi söylemler siyasi arenada dilendirildi.
Hal böyle olunca da; başta kendi teşkilatındaki olası rakipleri ve anamuhalefet ' vurun abalıya'' şarkısını sıkça söyler oldu. Öyle ki, biz bile sorgusuz-sualsiz muhalefet eder olduk. Tabii bizim muhalefetimiz her daim doğruyu göstermekten yana yol aldı.
Akrep/Kovan misali... Zaman durduğu yerde durmuyor, hızla akıp geçiyor. Neredeyse birinci dönemin sonuna yaklaşan Büyükgöz'ün ilk kez bir basın toplantısına katıldığım (davet edildiğim) . O'nu pek çok açıdan dinlemeye gayret ettim. Mikrofon hakimiyeti, vurgu tonlaması, diksiyonu, kelime dağarcığı , vücut dili ve tabiki anlattığı veya anlatacağı projelerini gözümün önüne getirme gayretinde oldum.
Bildiğim, gördüğüm, velhasıl bütün Gebzelilerin de bildiği projeler vardı elbet. Lakin ya hiç bilmediklerimiz. Ya toprağın altına gömülenler, ya 'Balık -Halik' kavramında olanlar....
İşte onları da bugün dinlemiş, öğrenmiş olduk...
Örneğin; Pandemi döneminde karargahta hazırladıkalrı projeler. Ki anlattığına göre Gebze'yi Türkiye'de tek yapan proje olmuş. Mesela ; e belediyecilikte ciddi yatırımlar yapılmış. Bir de karakutu hazırlanmış. Ana sayfamızda yer alan haberde detayları olduğu için fazla değinmeyeceğim ama ayrıntıyı öğrenince , bizim de bildiğimiz bir konu olduğu için ' adam doğru diyor'' şeklinde içimizden geçirdik.
Zira belediyecilik zor iş. Bir şehrin nufüsu kadar beklentisi olunan bir görev. 500 bin ayrı insanın 500 bin beklentisi var neredeyse.
Hizmet beklenir.
Yenilik beklenir.
Sorunların çözümü beklenir.
Adil yatırım beklenir.
Aş beklenir.
İş beklenir.
Beklenir de beklenir. Bir de buna bireysel beklentileri eklerseniz vay başkanların haline.
Velhasıl zor zanaattır belediye başkanlığı. Öyle ki , evde karısıyla kavga eden , hanım fırçası yiyen vatandaş sabah belediye kapısına dayanır , başkana deşarj olur.
Şu da bir gerçek; yerel yöneticilikte önemli ve öncelikli unsurları tesbit edip uygulayabilen şehreminler mutlak başarıyı da yakalarlar. Nedir peki bunlar ; 1- Zamana meydan okunmalı. 2- Tabanın sesine kulak verilmeli 3- Vatandaşa dokunabilmeli. 4- Uyumlu bir orkestra kurulmalı 5- Kenti kent yapanların beklentileri iyi okunmalı. 6- Projeler nokta atışıyla kamuoyuna sunulmalı. 7- Mutlaka ama mutlaka çok iyi pazarlanmalı. Biz buna algı diyoruz.
Dönelim tekrar Zinnur başkanın kendi itiraf ettiği ,fark ettiği konuya...
Evet, tabiki reklam çok önemli. Tanıtım , anlatım çok önemli. Birebir dokunuş çok önemli. Çünkü günümüz siyaseti ''İyilik yap denize at.'' mantığını kaldırmıyor. Ondandırki bir çok belediye başkanı yaptığı iyilikleri canlı yayınlarla göstere göstere duyuruyor.
Çünkü günümüz siyaseti ' balık-halik' kavramının çok üstünde gidiyor. O nedenle vatandaşa balık yemesini değil, balık tutmasını öğretirken, yapılan iyiliği denize de atmamak gerekiyor. Şayet Zinnur Başkan, bilinen bilinmeyen hizmetlerini iyi pazarlar, iyilikleri de sıralarsa , 25 Mart seçimlerine az bir süre kala yeni projeleri hayata geçirmek için bir şans daha yakalayabilir.