DUAYEN / Ercan SARIÇAM
DUAYEN / Ercan SARIÇAM

Aşıda neler yaşadım, neler hissettim?

8 Mayıs 2021 Saat: 14:24

Asrın laneti Korona ile tanıştığımız Mart 2020 'den beri halen mücadelemiz devam ediyor. Korona'yı yenmek , bir daha geri dönmeyecek şekilde gömmenin birinci yolu elbette TMM. Yani temizlik, maske, mesafe. Diğer bir önleyici, çok daha önemli bir yolu ise aşı.
Ülkemizde Korona ile savaşa girdiğimiz Mart'tan yaklaşık dokuz ay sonra ilk aşı, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından vurduruldu. İçinde bulunduğumuz yılın Ocak ayında takvim yaprakları 13'ü gösterdiğinde , Bakan Koca Ankara Şehir Hastanesi'nde kamuoyuna da mesaj vermek, aşıya teşvik etmek adına ilk aşıyı vurdurmuş oldu.
Velhasıl beş aydır ülkemizde devam eden aşı uygulamasının hayati öneminin idrakında olamayan bazı 'kod kafalıların'' inadına rağmen aşı, tüm hızıyla yaygınlığına devam ediyor.

Aşıyı savunan, yararına inanan, devletin bu yöndeki çabalarını takdir eden ve hemen hergün Korona konusunda halkı uyarıp bilinçlendirmeye çalışan bir gazeteci /vatandaş olarak , dün bende aşı vurulanlar kervanına katıldım.
Bunun hikayesini, öncesi ve sonrasını anlatmaya çalışacağım ama şunu net bir ifadeyle belirtmiş olayım; Aşı vurdurmak herşeyden önce bir vatandaşlık görevidir. Ülkesine , ailesine, kendisine ve insanlığa karşı sorumluluk hisseden herkes aşı vurdurmalıdır. Bu ülkede nefes alıp veren ve nefes almaya devam etmek isteyen herkes aşı olmalıdır. ''Kişinin can güvenliği, toplumun sağlığı kesinlikle aşıdan geçer'' diye düşünenlerdenim.
Gelelim düne....
Çok basit ifadelerle anlatmaya çalışayım. e-Devlet üzerinden aşı randevunuzu basit, kolay, saniyler içinde alabiliyorsunuz. O kadar güzel bir sistem geliştirmişler ki, neredeyse okuma yazması olmayan insan bile kolaylıkla randevu alabiliyor. O denli basit yani. Sistem, size en yakın konumdaki sağlık kuruluşunu sunuyor, hangi aşıyı tercih edeceğinizi soruyor (seçim sizin), hangi gün ve saatte aşı olmak istediğinizi de size bırakıyor.... Tamamen vatandaşın işine, gücüne, müsaitliğine, rahatlığına bırakmış randevuyu. O kadar kolay yani.
Ben de, gazetemize en yakın mesafe (600 m) konumunda olan Fatih Devlet Hastanesi'ni tercih ettim. Aşı tercihi konusunda ise Merkez Sağlık Grup Yönetim Kurulu Başanı, dostum Dr. Hakan Höbek'ten bilgi aldım. Safra kesemin olmadığından, sağlık meselelerime sevgili Höbek vakıf olduğundan, o'nun değerlendirmesi önemliydi benim için.
Tercihim Biontech oldu. Alman aşısı.
Randevu saatim 10.20.
Fatih Devlet Hastanesi'nin acil servisinden giriş yapıp eksi ikinci kata indim. Bu arada çok temiz, herşeyin düzenli, insanları yormayan, personelinin güler yüzlü , yön tabelalarının işe yaradığı bir sağlık kuruluşu gördüğümü belirteyim. Tabelalar o kadar muntazam oturmuş ki, sanki o devasa hastaneyi yıllardır biliyorum hissine kapılıyor insan.
Kovid 19 aşı bankosuna gittiğimde iki görevli bayan bir evrak doldurmamı istedi. Adımız, soyadımız, telefon numaramız ve imzamız olan evrağı doldurduktan sonra , aşı depertmanına girdim. Koridorun bir yani Biontech , diğer yanı Sinovac aşısı olacaklar için kabinler oluşturulmuş. Dörder kabin mevcut. Elimdeki evrağı görevli personele verdikten sonra nazik, kibar, gülen yüzüyle kırmızı üniformalı hemşire ''Böyle buyrun, istediğiniz kabine geçip koltuğa oturup bekleyin lütfen.'' sözleriyle karşılamış oldu. Vatandaşa karşı ilgi, nezaket, yakınlık had safhadaydı. Gördüğüm, yaşadığım buydu. Sol kolumu hemşirenin tuttuğunu ''geçmiş olsun'' dediğini duyduğumda, aşınında yapıldığını anladım. Saniler içinde işlem tamamdı. Bu kadar mı bir el hafif olur, hiç bir şey hissetmedim bile. Teşekkür edip kabinden ayrıldım.
Gelelim aşı sonrasına...
Aşı vurulduktan sonra 15-20 dakika kadar bir bankoda oturdum, bekledim, yan etki olabilir endişesi bunu gerektiriyor. İlk 30 dakika içinde başımda bir ağırlık taşıyor gibi oldum. Kafamı sağa sola aynı ritimde çeviremedim, boyun ağrısı oluşuyordu. Hafif ter attığımın farkına vardım. İlerleyen saatlerde aşı vurulan kolumda bir ağrı gelişti, ardından da ayak eklemlerimde de bir sancı. Sırtımın bir boşlukta olduğunu hissediyordum. Yan etki dedikleri bunlar olsa gerek. Kolda ağrı, vucüdu yoran bir sancı, belli belirsiz hafif ter.
Sonuç; Bu satırları yazarken aşıyı vurulmamın üzerinden 28 saat geçti. Halen sol kolumda azıcık ağrı var, biraz da ara sıra burnumun üstünden gelen ter görüyorum. Başkada bir yan tesir yok, yaşamadım.
''Aşı olmanın en büyük kazanımı nedir?'' diye soracak olursanız şöyle cevap verebilirim; Virüse karşı on gün sonra koruyucu özelliği başlar bir yana, psikolojik olarak insanı harika rahatlatıyor, mutlu ediyor. Lütfen aşısız kalmayın.

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Gölge Gazetesi, Kocaeli Haber, Gebze Haber, Darıca Haber, Dilovası Haber, Çayırova Haber, Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

Vali İlhami Aktaş...15 Kasım 2024 Saat: 13:58
KISA FİLM...11 Ekim 2024 Saat: 14:26
Gebze'de Asayiş ve Müdür Bilgili8 Temmuz 2024 Saat: 15:38
DDC Grup ve Muhammet Öztürk4 Temmuz 2024 Saat: 15:37
Tüm Yazıları
Yukarı ↑