Nereden aklıma takıldıysa bir kaç gündür 'vefa' kelimesini irdeliyorum. Etrafımda olup biteni gördükçe , vefanın işlevliği daha çok ilgimi çekiyor. İstanbul'daki Vefa semtinden bahsetmiyorum . Zaten vefayı yerleşik semt olarak algılamak bile başlıbaşına vefasızlıktır.
Oysa her insanın fıkratında vefa vardır. Önemli olan o vefayı ruhunda ve kişiliğinde taşıyabilmek değil midir? Öyledir öyle olmasına da , ancak maalesef günümüz şartları, çıkar ilişkileri , anlık menfatler çoğu zaman vefanın önüne geçebiliyor. Bu da benim hiç mi hiç onaylamadığım bir durumdur.
Çevremde o yüzden vefasız insanlara yer ayırmıyorum. Vefasızlara tahamül edemiyorum. Vefasız insan benim gözümde kaypak, yalancı , nankör , dönek insandır. Halbuki , Hz . Ali ne güzel demiş, 'Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum '' diye. İşte vefayı anlatabilecek en güzel ifade. Konfuçyüs'ün şu sözünü de unutmamak gerekir ; "Vefa ve samimiyet ilk prensiplerimiz olmalıdır."
Evet, zamane insanları öyle bir yola çıktık ki; ne minnet, ne vefa duygularından dem vurur olduk. Büyüklerimizin her fırsatta kulağımıza küpe etmek istedikleri vefayı, elimizin tersiyle iten bir nesil doğdu. Halbu ki vefalı olmak, vefa duygusuyla yaşamak , ne kadar yüceltir insanı , ancak bunu göremeyen insanlarla doldu ortalık. Vefanın orantısı da yok. Çok basit bir teşekkür kelimesi , bir tebessüm, bir hakkını teslim etme girişimi hepsi bu. İnkar, red, yok sayma edaları, vefasızlığın kardeşleridir.
Peki neydi vefa?
Vefa ; dostluk ve muhabbette sebat etme, sevgide süreklilik, bağlılık ve sadakat değil midir? Vefa, bir iyliği , yardımı , desteği , emeği, ve yola çıkılan insanı yolda bulduğuna değişmemek , unutmamak, unutturmamak değil midir?
Vefa, sevmek, sevdiğinin sevdiklerini sevmek, sevmediklerinden yüz çevirmektir. Vefa bir ömür sevdiğinin yolunda yürümektir. Vefa, insanları birbirine bağlayan, kaynaşmayı, bütünleşmeyi sağlayan yüce bir duygudur.
Vefa , sözünde durmaktır, ihtiyaç halinde yardım etmektir. Vefa, sevdiklerimizin sevinciyle sevinmek, iyi ve zor günlerde kenetlenmek, dimdik durmaktır. Vefa, zorda olan arkadaşa el uzatmak , sıkıntısına ortak olamak, işine destek olmaktır. Vefa çok şeydir, her şeydir.
Vefa nedir, bilir misiniz?
Hz. Mevlana'nın dedği gibi ; Vefa arkanda bıraktığını, giderken yaktığını yabana atmamandır. Vefa; dostluğun asaletine, sır dua sonrası verilen sözlere, hayallere ihanet katmamandır. Vefa; ötelerin sonsuz mükafatı karşısında, cehennemi hafife almaman, ulvi güzellikleri dünyaya satmamandır.
Unutmayın ; yaşam gülmeyi, sevgi hak etmeyi, vefa unutmamayı, dostluk sadık kalmayı bilenler içindir. Siz siz olun vefasız olmayın, vefasız insanlardan da uzak olun.