İZMİR (12.09.2014) - İzmir Milletvekili ve CHP Parti Meclisi Üyesi Alaattin Yüksel, 12 Eylül darbesinin üzerinden 34 yıl geçmesine rağmen, darbenin AKP tarafından sürdürüldüğünü söyledi. 12 Eylül darbesinin 34. Yılında bir mesaj yayınlayan CHP’li Yüksel, “Darbenin üzerinden 34 yıl geçti. O günlerdeki askeri diktanın, yerini Sivil Dikta Rejimi aldı!” dedi.

12 Eylül’ün acı bilançosunu açıklayan CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, “12 Eylül darbesiyle 650 bin kişi gözaltına alındı, 2 milyona yakın insan fişlendi. 230 bin kişi yargılandı, 7 bin kişi için idam cezası istendi, 517 kişiye idam cezası verildi. İdamla cezalandırılan 50 kişi acımasızca asıldı. 171 kişinin işkenceden öldüğü belgelendi. 144 kişi cezaevlerinde öldü. 71 bin kişi Türk Ceza Kanunu’nun 141, 141 ve 163. maddelerinden yargılandı. Binlerce insan siyasi mülteci olarak ülkesini terk etmek zorunda bırakıldı. Gazeteciler, öğretim üyeleri, öğretmenler öldürüldü.” Dedi.

“AKP diktası da, tıpkı 12 Eylül faşist rejimi gibi insan hak ve özgürlüklerini rafa kaldırdı.” Diyen CHP’li Yüksel, “12 Eylül Referandumunda 12 Eylül 1980’le hesaplaşacaklarını söyleyen AKP, halka yalan söyledi. Alanlarda, sokaklarda hakları, özgürlükleri ve demokrasi için mücadele edenler öldürülüyor, yaralanıyor, sakat kalıyor. Gözaltına alınıyor, fişleniyor, yargılanıyor, mahkûm ediliyor.” Dedi.

İzmir Milletvekili ve CHP Parti Meclisi Üyesi Alaattin Yüksel, AKP’nin Gezi’ye müdahalesinin Faşist 12 Eylül dönemini aratmadığını da belirterek, “Gezi Direnişi sürecinde anayasal haklarını kullanan protestoculara, polis tarafından orantısız güç kullanıldı. Polisler kahraman ilan edildi. Çocuk yaşta gençlerimiz öldürüldü. AKP diktası da, tıpkı 12 Eylül faşist rejimi gibi insan hak ve özgürlüklerini rafa kaldırdı. Yaşam biçimlerine müdahale etmeye devam ediyor. AKP, dayatmacı, tektipçi, baskıcı ve faşizan bir anlayışla 12 Eylül diktasını aratmıyor” dedi.

“Cumhuriyet Halk Partililer, Yurtseverler, Demokratlar, Devrimciler tıpkı 12 Eylül’de olduğu gibi, bugün ve yarın da sömürüye ve baskılara karşı mücadele etmeye devam edeceğiz.” diyen Yüksel, “Çoğulcu ve özgürlükçü demokrasinin yerleşmesi için; toplumsal barış için; kimseyi ötekileştirmeden, insan hak ve özgürlüklerine saygılı, kardeşçe bir yaşamı ve özgür bir ülkeyi birlikte kuracağız” görüşlerine yer verdi.