İnşaat sektörünün dikkat çeken ve çok merak edilen ismi,KAMURAN AKBAY kapılarını Gölge Dergi'ye açtı.
Fotoğraflar: Dilek ARMAN Redaksiyon: Hazal ÖZCAN
Bizde herkes gibi çok merak ediyorduk.. Zira Gebze’de nereye baksak, hangi caddeye uzansak, hangi toplu taşıma aracına dikkat etsek onun ismi göze çarpıyordu. Gebze’nin bir çok mahallesinde, ana artellerde yer alan ‘’Kamuran Akbay ‘’ ismi, doğrusu bizim kadar Gebzelilerinde dikkatinden kaçmıyordu.
İnşaat sektöründe hızla markalaşan, sadece Gebze’de değil , İstanbul’un bir çok noktasında da ‘Kamuran Akbay’’ imzasını görünce merakımız daha da arttı. ‘’Kimdir bu Kamuran Akbay?’’ diye bizde herkes gibi sormaya, öğrenmeye çalıştık.
Gebze’de, İstanbul Caddesi’nde günde on binlerce insanın gelip geçerken gördüğü ‘’Kamuran Akbay Mühendislik proje alanıdır’’ tabelası ise ister istemez insanların gözünün içine batıyordu. Devasa proje ile ismi bir kez daha merak uyandıran Kamuran Akbay’ı tanımak, merak edilenleri öğrenmek ve usumuzdan geçenleri sormak için Kamuran Akbay’ın kapısını çalmaya karar verdik.
Ulaşmak aslında kolay olmadı. Bir araya geldiğimiz günler sonra bunun sebebin de anlamış olduk ya. Gebze İbrahimağa Caddesi üzerinde bulunan merkez ofisinde görüşmek için randevulaştığımızda işin doğrusu ilk randevumuz gerçekleşemedi. Bir araya gelemedik. İnşaat sektöründe olup da bu kadar yoğun ve programlı çalışan başka kaç iş adamı var pek bilinmez ama, Kamuran Akbay’ın bir siyasetçi kadar yoğun, bir sanayici kadar dolu, bir üst düzey bürokrat kadar titiz, saat kadar dakik, doğu kültürünü üzerinde halen taşıyan bir yurttaş olarak da sıcak olduğunu bir araya geldiğimizde anlamış olduk. Lakin makam şoförü ve koruması ile de alışılagelmiş müteahhitlerin çok ötesinde bir iş adamı.
Merkez ofislerinin zilini çaldığımızda otomatik açılan kapıdan geçince farklı bir dünyaya girdiğimizi hemen anlayabiliyoruz. Son derece modern çizgilerle donatılmış bekleme salonunun duvarları Kamuran Akbay imzasıyla bütünleşmiş. Güler yüzlü sekretaryası bizi karşıladıktan sonra, dinlenmemiz için çay ikramında bulunuyor önce. Çaylarımızı yudumlarken ofisi süzüyoruz. Birbirine ekli çalışma bölümlerinde her birimin iç mekan tabelası var. Kimin, hangi birimin ne iş yaptığını da anlamış oluyoruz. Satış departmanı, mimarlık, finans, yapı market, inşaat vs. gibi tabelalar dikkat çekiyor. İçerdekiler ise hummalı bir çalışma içinde . Bayan personellerin son derece bakımlı, erkek çalışanların ise şık oluşları dikkatimizden kaçmıyor.
Kısa bir çay dinlencesinden sonra nihayet o çok merak edilen Kamuran Akbay’ın makam odasına davet ediliyoruz. Karşımızda son derece nazik, daha ilk selamlaşmamızda bizlere pozitif enerji yayan, konuşurken yüzünden tebessüm eksik olmayan bir Kamuran Akbay karşılıyor bizi kapıda.
Makam odasının iç dekorasyonu ilgimizi çekince , ‘’Ben çizdim’ diye söze giriyor. Bu söz, sohbetimizin de başı oluyor. Konuştukça konuşuyoruz, konuştukça Akbay’ı tanımaya, anlamaya, analiz etmeye çalışıyoruz. Öyle burnundan kıl aldırmayan kodamanlardan değil. Konuştukça da ısınıyoruz, onun aslında ne kadar mütevazi, bir o kadar da her konuda kendini yetiştirmiş, güçlü donatılara sahip bir insan olduğunu görmüş oluyoruz. Ve bir o kadar da vatan, millet, bayrak sevdalısı olduğunu.
Kamuran Akbay’la çok şey konuştuk. İş hayatından özel hayatına, sektörel düşüncelerinden yatırımlarına, yeni projelerine, hayallerinden hedeflerine her daldan konuştuk. E tabi siyaset konuşmadan da olmazdı. Özellikle siyaset ve ülke meselelerinden bahsederken Akbay’dan etkilenememek elde değildi. Anlıyoruz ki Kamuran Akbay siyasi yelpazenin sağında duran, AK Parti’ye gönül vermiş birisi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan bahsederken gözlerinin dolduğu dikkatimizden kaçmıyordu. AK Parti’nin Türkiye’ye kazandırdığı ve kattığı ivmeden övgülerle söz ederken, Cumhurbaşkanı Erdoğan için , ‘’Sayın Cumhurbaşkanımız olmasaydı ülkemiz bugün elden gitmişti. Allah ona uzun ömür versin. Bugün ayakta duruyorsak Cumhurbaşkanımızın ve AK Parti’nin sayesindedir.’’ sözleriyle Erdoğan’a olan sevdasını da dile getiriyordu. Yine sohbetimiz içerisinde Gebze Belediyesi’nin ve Başkan Köşker’in Gebze’ye kazandırdıklarını yere göğe sığdıramıyordu.
Yaklaşık üç saat süren sohbetimizde gördük ki Kamuran Akbay, sözünü esirgemeyen , kendi sektörüne yönelik hataları dile getirebilen, meslektaşlarını da çok rahat ve acımasızca eleştirebilen bir kişilik. Yani bir nevi cesur yürek. Çuvaldızı da iğneyi de batırmasını biliyor.
Dedik ya, ‘’çok merak edilen insanı, Kamuran Akbay’ı bizde merak ediyorduk ‘’ . İşte biz bu söyleşimizle merakımızı giderdik, sıra sizde. Sizin de merak ettiğiniz Kamuran Akbay’ı daha yakından tanıyın istedik ve ses kaydedicimizin play’ına bastık. Buyurun bakalım.
GÖLGE: Kamuran Bey, son zamanlarda yaptığınız projelerle yoğun dikkat çekiyorsunuz ve kamuoyunda merak uyandırıyorsunuz. Söyleşimize başlarken kendinizi kısaca tanıtır mısınız, kimdir Kamuran Akbay?
AKBAY: 30.04.1981 doğumlu Ağrı Patnos’luyum. Mimarım aynı zamanda işletmeciyim. 2 çocuk babası evliyim. Okan Üniversitesi mezunuyum.
GÖLGE: Firmanızın kuruluşunu anlatabilir misiniz, Kamuran Akbay grup nasıl oluştu? Firmanıza isim ve soy isminizi verme sebebiniz nedir?
AKBAY: İsim ve soy isimden oluşmasının sebebi örnek aldığımız çok daha büyük firmalar ve aynı zamanda kendi ismimi ve soy ismimi marka haline getirmekle o şekilde o düşünceye kapılıp öyle bir karar verdim. O şekilde kurdum.
GÖLGE: Bugüne kadar kaç proje bitirdiniz, toplamda kaç aileyi ev sahibi yaptınız ve inşaat sektöründeki yeriniz, hedefleriniz nelerdir?
AKBAY: Bugüne kadar ortalama yaklaşık bir 250 proje bitirdim. Bu projelerin içerisinde hemen hemen 30 tane kamu ihalesi geri kalanı da özel sektör. Kaç tane komut bitirdiniz derseniz, 4 bin de konut bitirdim ve 4 bin aileyi ev sahibi yaptım. Bu sadece Gebze için değil. Çayırova, İstanbul bölgeleri de dâhil olmak üzere.
GÖLGE: Ne zaman başladınız ilk inşaat işine? İlk projenizde kaç daire yaptınız?
AKBAY: 2005 yılında inşaat sektörüne girdim. Ve 2005 yılında 18 daire yaptım, ondan sonra peş peşe devam etti.
GÖLGE: Müşterilerin sizi tercih etmeleri için gerekçeniz nedir?
AKBAY: Müşterinin bizi tercih etmesinin sebebi işimizin arkasında durmak ve işimizi özenle yapmak. Kaliteli yapmak ve aynı zamanda sattığımız dairelerin arkasında durmak, anket yapmak. Ve her satılan daire için kendin gidip memnun olup olmadığını dile dile getirmek.
GÖLGE: Başta Gebze olmak üzere Kocaeli’nde inşaat gayrimenkul firmalarının çoğaldığını görüyoruz. Bu sektörü cazip kılan etken nedir?
AKBAY: Devlet destekli kredi çıktı. KGS kredisi çıktı. Ve insanlar gitti, müteahhitliğe özendi. Altında son model araç var ‘’bizim de olsun’’ türünden özenerek rahat para kazanıldığını düşündüler. Ve kalkıp inşaat sektörüne girdiler. Hâlbuki öyle bir şey yok. Firmanın gücü olmasa zaten o işe girmez. Kasabı, bakkalı gitti hepsi inşaata girdi.
GÖLGE: Rahat para kazanılan sektör müdür inşaatçılık?
AKBAY: Öyle görünüyor ama tam tersi. Rahat para kazanılan değil en zor para kazanılan sektördür. Sermayesi olan bu işi yapmalı. Sermayesi olmayan para kazanamaz. Gebze şuanda yaklaşık 200’ü inşaat sektörü içerisinde 190 tanesinin zemini boştur, ben öyle düşünüyorum. Öncelikle niyet önemli. Zemini sağlam olmadığı için kaçıp gidecek. Topraktan satıyor ya da bir daireyi beş kişiye satıyor. Alıyor parasını, bir daha gün yüzü göremez ki. Bırak bir daireyi beş kişiye satmayı, ben bir kişiye daire sattığım zaman korkuyorum memnun olmaz diye.
GÖLGE: Peki tam da bu noktada vatandaşı nasıl uyarabilirsiniz, nelere dikkat etmeleri lazım?
AKBAY: İlk başta dikkat etmesi gereken, arsa müteahhidi mi değil mi? Çünkü adam kat karşılığı yapıyor hiçbir para harcamıyor.10 bin TL veriyor sözleşmesini yapıyor ondan sonra kaybolup gidiyor. Ama eğer ki arsa kendisininse ve zemini sağlamsa kaybolup gidemez. Ama adam kat karşılığı aldığı zaman orda 10 daire 15 daire sattığı zaman aldığı para ile kaçma kaçabilir çünkü bir yatırımı yok. Zemin derken de hem müteahhitlik olarak hem de tecrübe olarak sağlamlıktan bahsettim.
GÖLGE: Emlakçı ile gayrimenkulcü arasında ki farkı nasıl açarsınız?
AKBAY: İnşaatta gayrimenkulcüdür, emlak da ‘’ben gayrimenkulcüyüm’’ diyor. Emlakçı şuanda son 4-5 senedir bir tane inşaat firmasıyla çalışan biraz tecrübe edinen, işi öğrenen gidiyor ertesi gün ofis açıyor ben ‘’emlakçıyım’’, ‘’gayrimenkulcüyüm’’ diyor. Emlakçının sermayesine baksan 50 bin, gayrimenkulcünün sermayesine baksan 50 milyon yani bunu kıyaslayamazsın ki zaten.
GÖLGE: Kamuran Akbay Mühendislik, satış ve müşteri ilişkileri bakımından Gebze’de kaçıncı sıradadır?
AKBAY: Ben şuanda birinci sıradadır diye düşünüyorum. Yani ben bir numarayım. Ve sadece Gebze’de değil İstanbul’da da 1 numara olmak istiyorum.
GÖLGE: Mesela birçok inşaat firması, projenin başındayken emlakçılara ya da gayrimenkulcülere veriyor satın diye, sizde öyle bir şey oluyor mu?
AKBAY: Bizde öyle bir şey yok. Kendi satış personellerimiz var. Bizim emlakçıya ve gayrimenkulcüye ihtiyacımız olmadan kendi yerlerimizi satabiliyoruz. Bizim dairelerimiz daha topraktayken hepsi bitiyor emlakçıya gerek duymuyoruz ki. Gittiğimiz yere tabela asıyoruz gören geliyor.
GÖLGE: Kuruluşundan beri ‘’büyük’’ dediğiniz hangi projenizdir?
AKBAY: Silivri’de 248 daire 2008 ile 2011 arası yapıldı.
GÖLGE: Almak satmak isteyen vatandaşların inşaat firmasıyla çalışırken nelere dikkat etmesi gerekir? Kriterler nelerdir?
AKBAY: Firmanın sağlam olması, firmanın referansları, firmanın o bölgede kaç bina yaptığı ve sattığı, alan kişilerin ne kadar memnun kaldığına bunlara çok dikkat edilmeli. En sağlam referans halktır, daire alandır. Bizim dairlerimizi alan müşterimiz kaç yıl geçerse geçsin eşi dostu akrabasıyla gelir onlara da daire alır. Bu da demek oluyor ki müşteri kaybetmiyoruz kazanıyoruz. Birde iskâna dikkat etmeleri gerekir. Ben çok fazla iskânsız bina olduğunu düşünüyorum. Bu asla Belediye’den kaynaklı bir şey değil. Müteahhittin işini doğru yapmadığından birde sigorta paralarını ödemediğinden dolayıdır. Sigorta parası vermemek için iskâna almıyorlar.
GÖLGE: Müteahhitte bir bina ortalama yüzde kaç bırakıyor?
AKBAY: Mülke göre değişir. Mesela bir arsa alınıyor, bunun mevkii metrekaresi vs. özelliklerine göre alınan yüzdelik değişkenlik gösterir. Buna dükkân, bina, daire de dâhildir.
GÖLGE: Bir emlak ürünü doğrudan satışı mı alıcı için avantajdır, yoksa gayrimenkul firması aracılığıyla mı?
AKBAY: Doğrudan satış avantajdır.
GÖLGE: Reklam harcamalarınızın dikkat çektiğini görüyoruz. Bunda ki mantığınız nedir?
AKBAY: Yahudi demiş ki ‘’ kazandığının yüzde ellisini reklama yatır. Yüzde ellisi sana kalsa verilen yüzde ellisi senede ona katlar. Ama yüzde ellisini katmazsan yerinde sayar’’. Ciddi anlamda firmayı firma yapan reklamdır. Firmayı kurumlaştırır.
GÖLGE: Kamuran Akbay Grup’ta kaç kişiyle çalıyorsunuz, bunlar mesleki eğitimden geçirildi mi ,açar mısın? Yapı denetiminiz var mı?
AKBAY: Yapı denetim hizmetimiz yok. Yapı denetim hizmetini dışardan alıyoruz. 79 teknik personel var, 27’si yapı markete ait geri kalanı buraya ait. Toplam 513 tane personel var. 79 teknik personel geri kalan şantiye. 79’u da en az üniversite mezunu mimar, mühendis ve hepsi yüksek lisans yapmış kişiler. En eskisi 14 yıldır çalışıyor yüzde doksanı eski, yüzde onu yenidir. Ve biz personel çıkarmayız yeniler ihtiyaç olduğu için ilave amaçlı alınır. Personellerin maaşları gayet dolgun ve işlerinden de memnunlar.
GÖLGE: Firmanızın gelecekle ilgili planları nelerdir, ilk beş yıl için planınız var mı?
AKBAY: Önümüzdeki beş yıl için planlarımız var. 2019-2020 senesinde artık Gebze’de mahalle aralarında değil de büyük toplu konut yapmayı planlıyoruz.
GÖLGE: Sektörünüze ilgi duyan gençlere öneriniz var mı?
AKBAY: Önerim yok. Gençlerle olacak şey değil, farklı bir deneyim istiyor. Sektörü önermiyorum. İşlerini düzgün yapmadıkları zaman insanları mağdur edebilirler. Kendim yetiştirip destek verdiklerim, önerdiklerim insanları mağdur etti ve bende büyük pişmanlık duydum. Devlet destekli krediyi alıyor işine değil kendi zevkine yatırım yapıyor.
GÖLGE: İnşaat sektörü bir meslek midir? İş mi?
AKBAY: İnşaat sektörü ciddi bir meslektir.
GÖLGE: İnşaat sektöründen önce iş veya meslek alanınız neydi? Niçin inşaat sektöründesiniz?
AKBAY: Öncesinde işim mesleğim yoktu. Çocuk yaştan beri inşaatın içindeyim. Ailem tekstilciydi. Lisede okurken harçlık çıkartmak için inşaatta çalışırdım. Elim patlardı perişan içinde olurdum. Bir gün İnşaat sahibi, müteahhit geldi başımı okşadı ve ‘’oğlum sen okumuyor musun?’’ dedi. Ben de hem okuyup hem çalışıyorum dedim. ‘’Peki, burada ne işin var?’’ dedi. Ben de harçlığımı çıkartıyorum dedim. Bana bu zamanın iki aylık parasına yakın para verdi ve’’ git, çalışma’’ dedi. Ben de onu örnek alarak ‘’ben de onun gibi müteahhit olacağım’’ dedim ve bugüne kadar geldim. O kişiyi de sadece bir kere gördüm, hala gözümün önünde.
GÖLGE: Oldukça iddialı olduğunuzu görüyoruz. Genç yaşınıza karşın çok donanımlı olduğunuz kanaatindeyiz. Hırslarınız ve hedefleriniz nelerdir?
AKBAY: Hırs yok azim var. Asla bugüne kadar hırslı olmadım. Çok fazla azimli olduğumu iddia edebilirim. Buda iş sevgisidir. Az önce bahsettiğimde hedeflerime ulaşmak.
GÖLGE: Kamuran Akbay Mühendisliğin yoğunluğu sektörün neresidir, emlak mi? İnşaat mı?
AKBAY: Emlak yok. İnşaatta yoğunluk ve bölge olarak da Gebze’de. Ve bunla beraber yaklaşık 2 ay sonra ihalemiz var Manisa Soma’da 52 sınıflık okul ihalesi. Oda yoğun olacak ama geneli Gebze’de.
GÖLGE: Anladığımız kadarıyla inşaat sizin için meslek ve iş olmuş. Peki, hobileriniz ve fobileriniz nelerdir?
AKBAY: Ben kendimi işe verdim, sadece iş. Korkum, darbe ve deprem.
GÖLGE: Hain darbe girişimi teşebbüsüyle ilgili düşünceleriniz nelerdir? O günü nerede nasıl geçirdiniz? Birkaç ay önce referandum oldu ve Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemine geçtik bu konu hakkındaki düşünceleriniz?
AKBAY: Cumhurbaşkanımıza güveniyorum, çok olumlu bakıyorum. Ben ve benim gibi olan firmalar ve inşaat sektörleri varsa Ak Parti sayesinde biz ayaktayız. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başımızdan eksik olmasın. Biz varlığımızı maddi ve manevi ona borçluyuz. Darbe esnasında ben kaza geçirmiştim ve hastanede yatıyordum. Haberim olduğunda kaburgalarım kırık ve yaralı olduğum halde acılarımı hissetmedim kalkıp sokağa çıktım. Halkın içinde oldum. Yürüyebilecek halde değildim. Çayırova karakolu önünde nöbet tuttum. Zaten sonrasında da yurt dışında tedavi oldum.
GÖLGE: Belediye Başkanı veya Milletvekili olsaydınız bölgemize nasıl projeler yapardınız?
AKBAY: Siyaset talepleri geliyor. Şuan işime odaklandım ve düşünmüyorum. Fakat bu hiç olmayacağı anlamına gelmez. İlerleyen zamanlarda, yani 4-5 yıl sonrasında olabilir. Beni siyasetin içerisine çekmeye çalışıyorlar.
GÖLGE: Sizce Gebze’nin 3 temel sorunu nedir?
AKBAY: Gebze’nin şuan gözle gördüğüm kadarıyla en büyük sorunu trafik ancak bu yönde yerel yönetimlerinin çok ciddi projeleri olduğunu biliyorum. Trafik güzergâhlarının değişmesi, Büyükşehrin metro ve ulaşımla alakalı. Bunlar çözüldüğü zaman trafik sorunu ortadan kalkacaktır. Anibal kavşağının devam etmesinden dolayı bu trafik sıkıntısı oluyor. Bittiği zaman endüstri meslek lisesi kaldırılacak onun yerine otopark yapılacak. Bu sıkıntı Gebze’den tamamen 2 yıl içerisinde kalkacaktır.
GÖLGE: Büyükşehir Belediyesi çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
AKBAY: Gebze Belediye Başkanımız ve ekipleri çok ciddi anlamda çalışıyorlar. Güzel şekilde Belediye çalışması var.
GÖLGE: Gebze Belediyesi’nin hizmetlerini başarılı buluyor musunuz, Gebze’deki yapılaşma, konutlaşma hakkında ki düşünceleriniz nelerdir?
AKBAY: Belediye çalışması çok güzel şekilde ilerliyor. Çok emek sarf ediyorlar. Yolların yapılması ,beldenin yapılanması Gebze’ de imar müdürümüz ciddi anlamda hiç taviz vermediği halde çok güzel çalışıyor. Ona Teşekkür ediyorum.
GÖLGE: Bir iş adamı olarak başarının anahtarı nedir?
AKBAY: O bir sır benim için.
GÖLGE: Spor ve sanatın neresindesiniz?
AKBAY: Koşu ve futbolla ilgileniyorum. Zaten sanatın içerisindeyim.
GÖLGE: Nasıl bir baba ve ev reisisiniz?
AKBAY: Çok iyi bir baba ve ev reisiyim. Zaman buldukça ailemle ilgileniyorum. Akşam saat 2o.oo’dan sonrasını ve pazar günlerimi çocuklarıma ayırıyorum.
GÖLGE: Kamuran Akbay’ın bir günü nasıl geçiyor özetleyebilir misiniz?
AKBAY: Sabah 6.oo ile 9.oo arası şantiyelerdeyim. 9.oo ile 11.oo arası finansmanın başındayım. 11.oo ile 13.oo arası yapı market ve diğer iş yerlerimin kontrolündeyim. Ondan sonrası yaklaşık 2 saat kadar bürokrat ve belediye gibi işlerle uğraşıyorum. 15.oo ten sonra kendimi projeye adıyorum.