Her zaman için doğru bildiklerimi söyleyebileceğim, kendi doğrularım, ilkelerim var. Bu ilkelerim ve doğrularım ile birleşebileceğim siyasetin içinde olmak istedim.

Partimizin hedefleri doğrultusunda  şahsıma hangi görev verilirse o görevi yapmaya çalışırım. Gebze’nin Pembegüllü zamanında ki yapılan altyapı çalışmalarını başarılı buluyorum. Mesela yapılan yol genişlemelerini başarılı buluyorum.

Meclis üyesi kentin sorunlarına yoğunlaşmış, dertleriyle dertlenmiş, kederleriyle kederlenmiş, mutluluğuyla da sevinciyle de gülebilmiş, yani kentin her dokusunu, her noktasını içinde hissedebilmektir.

TC’nin tekrar belediyede asılması  konusunda önergemiz vardı. Bu önerge de kabul edildi. En son Kasım ayı meclisinde de önerge verdik, kamuoyununda yakından takip ettiği konuydu.

Eskihisar’ın girişindeki parka bizim önermiş olduğumuz bir amcamızın ismini verdi. Yani birçok önergelerimiz kabul edildi. Bu konuda da Zinnur Başkan’a teşekkür ediyorum.

Eğer Gebze’nin menfaatine yapılacak olan en küçük şeyde bile bir katkımız olursa bu bizi mutlu eder. Bu katkıyı yapan kim olursa olsun parti gözetmeksizin en başta alkışlayanlardan biride şahsımdır.

Siyaset olarak hedefim , İYİ Parti'nin ülkemizi yönetmesi, liderimiz Meral Akşener'in ülkenin başına geçmesi. Çalışmalarımızı hem ilçe teşklitı , hemde meclis üyesi olarak bu hedef doğrultusunda yapıyoruz.

Zinnur Başkan’a gelince de;  1,5 yıldan beri görevde kendisi. Şuanda ben 1,5 yıldan beri ne yaptı sorusunun cevabını meclis üyesi olarak şöyle söyleyeyim. Herhangi bir altyapı, üstyapı çalışması yok.

Sanayi kenti dediğimiz Gebze’de sanayiciliğinde Gebzespor'a el atması lazım. Hatta ben bir konuşmamda Zinnur Başkana şunu söyledim; Siz Gebze’de birçok firmaya ihale veriyorsunuz, birçoğu Gebze Belediyesi'nden ihale alıyor.

Gebze tarihinde ilçeye yön veren,  bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda bir kaç aile vardı. Bunlar ticarette, sosyal yaşamda söz sahibiydiler. Gebze'nin kentleşmesinde, gelişip büyümesinde bu ailelerin katkıları epeyce fazlaydı. Siyasete de yön verirlerdi.  Bunlardan  biri de  ''Davutağlar'' sülalesiydi. Has be has Gebzeliydi Davutağlar. Günümüze geldiğimizde ise Davutağlar'ın  temsilcilerini Özler Ailesi olarak görüyoruz.  Özler Ailesi , Gebze'de ticarette söz sahibi bir aile. Oldukça başarılı, birbirlerine bağlı, tam bir Anadolu kültürünü yansıtan aile. Özlerlerin ticari  başarıları , Gebze'ye olan sevdaları siyasi arenada da karşımıza çıkıyor.  Özler  Ailesi'ni Gebze'de bilmeyen yok, neredeyse tanımayan yok. Zira onlar özellikle beyaz eşya ve dayanıklı tüketim malları satışıyla neredeyse ilçede hemen her eve girmiş bir aile. Bu ailenin en tanınan,  bilinen ismi de  Kayhan Özler desek yanılmış olmayız. Kayhan Özler ticari faaliyetlerindeki sosyal ilişkilerini siyasi yaşamına yansıtan, siyasette farklı ve alışagelmişin dışında bir portre çizen isim.  Siyasetçi ama , siyaset üstü düşüncelere sahip. Mensubu olduğu İYİ Parti ile Gebze'ye katkı sunmayı ilke edinmiş genç bir siyaset adamı.  Gebze Belediyesi Meclis Üyesi olarak her ne kadar muhalefette kalsa da, fikirleri projeleri, Gebze için söylemleri dikkat çekiyor.  Çevresinde dikkat çeken bir özelliği de yüzünden eksik etmediği tebessümü. Çevresi o'na ''iyi gülen adam '' diyor. Ve hatta ekliyorlar, ''Gülmek bir insana bu kadar mı yakışır.?'' Evet, Gebze için kafa yoran, iyi gülen, bol bol proje geliştiren, siyasi yaşamına İYİ Parti ile başlayan ve ''Meral Hanım (Akşener) ülkemizin başına mutlaka geçmelidir, bütün çabamız bu yöndedir.'' diyen Kayhan Özler'in kapısını çaldık. Özler Ticaret'in ikinci katındaki çalışma ofisinde olunca samimiyeti ve gülen yüzü ile karşıladı bizi. Sohbetimiz boyunca  karşımızdaki insanın ne denli donanımlı, eğitimli, kendini yetiştirmiş, Gebze'nin tüm tarihine ve dokusuna sahip bir insan oluğunu hemen anlamış oluyoruz.  Keyifli bir sohbetimiz oldu. Sorduğumuz her soruya  samimi cevaplar aldık. Ve o sohbet içinde Gebze için yanıp tutuşan bir Gebze'li gördük.  Her telden konuştuk. Ve  istedik ki, sizlerde bizimle birlikte  sohbetin tadını çıkarın. İYİ Parti Gebze Belediyesi Meclis Üyesi, iş insanı Kayhan Özler'i biraz daha yakından tanıyın, fikirlerine  ortak olun.. Uzatmayalım, buyurun size Kayhan Özler.

Gölge: Kayhan Özler kimdir?

Özler: 07.07.1974 Gebze doğumluyum.3 kardeşiz. Öğrenim hayatımı Gebze’de tamamladım. Uzun yıllardır ticaret içerisindeyim. Aile şirketimiz olarak 80’li yıllarda inşaat malzemesi işi yapıyorduk. Onun öncesinde perakende ve toptan gıda işi yaptık. Daha sonra inşaat malzemesi işine devam ettik. 90’lı yılların sonunda da şuan ki yaptığımız beyaz eşya sektörüne girdik. Yaklaşık 20 yıldan beri kardeşimle hem Samsung’un,  hem de Siemens’in bölge bayiliğini yapıyoruz.

Gölge: Diğer kardeşleriniz de mi aynı işi yapıyor?

Özler: Bir kız kardeşim var. Erkek kardeşimle de ikimiz bu sektörde devam ediyoruz.

Gölge: Kaç çocuğunuz var?

Özler: 19 yıllık evliyim. 2 tane kızım var.

Gölge: Ticaretle bilinen isimsiniz, fakat sizi siyasetçi Kayhan Özler olarak daha iyi tanıyorlar. Neden siyaset?

Özler: Siyaseti hiç bilmediğimi iddia ediyorum. Siyasete girmeden önce ailemde de siyaset yapan insanlar var. Her zaman için doğru bildiklerimi söyleyebileceğim, kendi doğrularım, ilkelerim var. Bu ilkelerim ve doğrularım ile birleşebileceğim siyasetin içinde olmak istedim. Bu nedenle de yine aile büyüklerime danışarak böyle bir karar aldık. Ve bu kararı aldıktan sonra kendime şu soruyu soruyorum; Neden daha önce siyasete girmedin? Çünkü: Siyaset gerçekten kişisel gelişim açısından çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Ve bütün genç arkadaşlarıma, bütün sevdiklerime siyasetten uzak kalmamalarını tavsiye ediyorum.

Gölge: Peki,  neden İYİ Parti?

Özler: Ben Meral Akşener hanımefendiyi uzun yıllar öncesinden takip eden bir insanım. Kendisinin bakış açısı, kendisinin çizgisi, gittiği yol aklıma yattı. Düşünceleri, değerleri benim değerlerimle örtüştüğü için bende bu oluşumun içinde olmak istedim.

Gölge: Siyasetin ilk temeli nasıl başladı?

Özler: Şöyle anlatayım.  Belediye seçimlerinden önce İYİ Parti 'deki  yönetici arkadaşlarımızla görüşmelerimiz oldu. Meclis üyeliğiyle alakalı ve bu şekilde başlamış oldu.

Gölge: O sıra Meral Hanım’la tanışıyor muydunuz?

Özler:Hayır....

Gölge: Meclis üyeliği nedir, meclis üyeleri ne iş yapar?

Özler:  Belediye Meclis Üyesi ; İçinde yaşadığımız kentin sorunlarına yoğunlaşmış, dertleriyle dertlenmiş, kederleriyle kederlenmiş, mutluluğuyla da sevinciyle de gülebilmiş, yani kentin her dokusunu, her noktasını içinde hissedebilmektir.

Gölge: Göreviniz süresince muhalefet olarak Gebze için şunu yaptık, şu karara vardık diyebilir misiniz?

Özler. Burada İYİ parti olarak bizim mecliste birçok önergelerimiz oldu. Bu önergelerin dikkate alındığı da oldu. Örnek vermek gerekirse; Cuma pazarı kalkmıştı biliyorsunuz, pazarın girişinde katlı otopark yapıldı. Bu katlı otoparkın bir katının tekrardan Cuma pazarının en azından sebze ve meyve bölümü olarak kurulmasını istedik. Başkanımızda buna katı verdi ve bu konuyu kamuoyuyla paylaştı. Bu bizim adımıza iyi bir gelişmeydi. Bunun yanı sıra diğer meclis üyesi arkadaşımızla birlikte TC’nin tekrar belediyede asılması konusunda önergemiz vardı. Bu önerge de kabul edildi. En son Kasım ayı meclisinde de önerge verdik kamuoyunun da yakından takip ettiği konuydu. Deprem toplanma alanlarının oluşturulması konusunda biz askeri kışlanın buna uygun olduğunu gerekçeleriyle birlikte anlattığımız da başkanımız buna onay verdi. Kendilerinin de bu şekilde düşündüğünü söyledi. Kentimizde bulunan parklara ve caddelere isim verilmesi konusunda da Eskihisar bölgesinde önergemiz olmuştu. O önergemizde kabul edildi. Eskihisar’ın girişindeki parka bizim önermiş olduğumuz bir amcamızın ismini verdi. Yani birçok önergelerimiz kabul edildi. Bu konuda da Zinnur Başkan’a teşekkür ediyorum.

Gölge: Zinnur Başkan ile söz konusu Gebze olunca iş birliği olabiliyor mu?

Özler: Tabi ki de. Biz Gebze sevdalısıyız. . Zinnur Başkan’la da hem meclisteki konuşmalarımızda, hem de bireysel olarak birebir yaptığımız görüşmelerde hep bunu dile getiriyorum. Eğer Gebze’nin menfaatine yapılacak olan en küçük şeyde bile bir katkımız olursa bu bizi mutlu eder. Bu katkıyı yapan kim olursa olsun parti gözetmeksizin en başta alkışlayanlardan biride şahsımdır.

Gölge: Kayhan Özler ’in siyasetteki hedefi nedir?

Özler:Her insanın olduğu gibi benimde hedeflerim avr. Siyaset olarak hedefim , İYİ Parti'nin ülkemizi yönetmesi, liderimiz Meral Akşener'in ülkenin başına geçmesi. Çalışmalarımızı hem ilçe teşklitı,  hemde meclis üyesi olarak bu hedef doğrultusunda yapıyoruz.  Partimizin hedefleri doğrultusunda   şahsıma hangi görev verilirse o görevi yapmaya çalışırım.

Gölge:  Gebze’nin en temel 3 sorunu nedir?

Özler: Kent bilnincinin düzeltilmesi , kent bilincinin oluşturulması , trafik , büyükşehir statüsünde il olabilmesi. Gebze tek başına kırk ilden  büyük,  750 bin yerleşik nufusa sahip, istihdam kaynaklı nüfusu  bir milyon. Yaşadığımız kent  hem üretimim , hem de ticaretin merkezi.  Eğer  bölgemizi iyi tanırsak yaptığımız yatırımlarda karşılığını çok iyi bulur düşüncesindeyim.

Gölge: Zinnur Başkanın çalışmalarını nasıl buluyorsunuz? Başarısızsa nedeni nedir?

Özler: Şimdi son 10 yıla baktığım zaman Gebze’ye tabi yapılan doğru şeyler var. Bunları belirtmemiz gerekiyor. Öncelikle Gebze’nin Pembegüllü zamanında ki yapılan altyapı çalışmalarını başarılı buluyorum. Mesela yapılan yol genişlemelerini başarılı buluyorum. Özellikle Yeniçarşı'da o bankaların önünde ki, eski ördeklerin olduğu yer, Tatlıkuyu da Güzeller Mahallesi'nde, Hacı Halil Mahallesi'nde yapılan alt yapı çalışmalarını doğru buluyorum. Gebze için en iyi yapılan yatırımlardır. Ama bu yapılanları doğru bulmakla beraber birtakım eksikliklerin olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim. Zinnur Başkan’a gelince de;  1,5 yıldan beri görevde kendisi. Şuanda ben 1,5 yıldan beri ne yaptı sorusunun cevabını meclis üyesi olarak şöyle söyleyeyim; Herhangi bir altyapı, üstyapı çalışması yok. Sadece kamyoncular garajında geçmişten kalan bir sıkıntı vardı orayı çözdü. Çözdüğünü söylüyor,  belediyeye kira getirisi olduğunu söylüyor. Kendisine şunu söyledim ,''tamam olayı çözdük başkanımda 1 milyona yakın aylık kira gelirimiz var. Bundan önce alamadığımız 1 milyonların hesabını kim verecek.?'' Onun cevabını hala alamadık. Herhalde konu yargıdaymış. Tabi ki de konuyu takip edeceğiz. Ben onun haricinde Zinnur Başkanın yaptığı bir şey göremiyorum.

Gölge: Dışarıda Başkan’la veya meclis üyesi arkadaşlarınızla istişare yapıyor musunuz?

Özler: Tabi. Zinnur Başkan’la ben meclis üyesi seçildiğimden beri 3 kere görüştüm. Bu tabi kişisel değildi , Gebze’deki vatandaşların bizden isteklerini başkana ilettik. Bunu iletirken de önce bilgi sahibi, fikir sahibi olduk. Kendisine söyledik. Kendisi de gayet olumlu karşıladı, notlarını aldı. Bizde bu konuların takipçisiyiz.

Gölge: İYİ Parti olarak kendi aranızda ne sıklıkla toplantılar yaparsınız?

Özler: Biz İyİ Parti olarak  teşkilatlanma konusunda çok olumlu çalışmalarımız var. İl başkanımız ve ilçe başkanımızla  aylık belirli periyotlarda meclis üyeleriyle Kocaeli bölgesinde toplantılar yapıyoruz. Bu toplantılarda her meclis üyesi arkadaşımız kendi bulunduğu bölgeyle ilgili sıkıntılarını, problemlerini il başkanımıza anlatıyoruz ve oradan da tabi ki biz büyük bir aileyiz, destekler alıyoruz. İl başkanımız bu konuda bizi destekliyor. Mesela çok önemli konularda grup başkan vekilimiz Sn. Lütfi Türkan aracılığıyla da TBMM’de dile getiriliyoruz. Bu konuda biz çok şanslıyız, çünkü gerek il başkanımız olsun, gerek ilçe başkanımız ,  gerek Lütfi Bey sürekli, sık sık hem toplantılarda hem kişisel olarak bizimle her türlü iletişim kuruyor. Ulaşım olarak istediğimiz her noktada ulaşabiliyoruz.  Bu destek de zaten bizim sesimizin daha yüksek çıkmasını sağlıyor.

Gölge: Ticaret yapıyorsunuz . Görüşlerinizi öne sürdükten sonra endişe yaşıyor musunuz?

Özler: Öyle bir endişem olmadı. Çünkü biz ateşten gömleği siyasetten öncede giydik.  Çünkü ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım ve uzun yıllardır ticaretle uğraşıyorum. Devletime ve milletime ticaret yapan, vergisini veren bir esnafım. O yüzden yanlış yaptığım bir şey yok. Yanlış yapanlarında sonuna kadar her zaman karşısında olacağız. Tabi burada muhalefet yaparken de asla kişisel muhalefet  yapmam. Bilgi sahibi olarak konuşmak isterim. Ve kişisel olarak da kimseyi kırdığımı düşünmüyorum.  Sorduğumuz sorular, verdiğimiz önergeler, yaptığımız muhalefet Gebze’deki insanlar için, tüylenmemiş yetimlerin hakkını savunmak istiyorum.  Bazen kendi kendimizi eleştiriyoruz, gözden kaçırdığımız konular oluyor. Gözden kaçırsakta hemen akabinde tekrar eksik bulduğumuz konuları zamanı geldiğinde tekrardan Zinnur Başkana, yetkililere söylüyoruz.

Gölge: Gebzeli olarak sizce Gebze İl olmalı mıdır?

Özler: Öncelikle Gebze Büyükşehir statüsünde il olmalıdır.  Ama tabi ki bu konu birçok kez söylendi, dillendi. Bununla ilgili kriterler var. Burada il olması o-konusunda şunu yapmamız gerektiğini düşünüyorum:  Gebze 81 ilden gelen vatandaşlara ev sahipliği yapıyor. Kozmopolittik bir bölge. Burada biz eğer kent bilincini oluşturamazsak Gebze’nin il olması hayaldir. Ben Gebze’de doğup büyümüşüm , ben Gebzeliyim diyebiliyorum. Ama bugün başka illerden gelen kişilere baktığım zaman onlarında ben Gebzeliyim demesi lazım. Bana göre doğduğun yer değil doyduğun yerönemli. Kent bilinçsizliği giderilmediği takdirde Gebze hiçbir zaman hayaline kavuşamaz. Bunu geliştirmemiz içinde bizi yönetenlerin en başta onların kent bilincinde olması gerekiyor. Seçimlerde Gebze’de ticaret yapıp, para kazanıpyaşayan insanların kendi memleketlerine gidip oy kullanıyorlar. Gebze il olsun diye sadece konuşuluyor gerekliliği yapılmıyor. Siyasi partiler seçim dönemlerinde  Gebze’ye geldiklerinde il başkanları, bakanları seviyesinde milletvekilleri sıralamalarında baktığımız zaman ben Gebze’nin asla ve katiyen hak ettiği yerde olduğunu düşünmüyorum. Bizde tepki gösterebiliriz. Hepimiz  Gebzeliyiz diyorsak o zaman ne yapalım oy kullanmayalım, protesto edelim, hani siyasi parti olursa olsun eğer benim Gebze’den milletvekili seçilemeyecek sıradaysa tepki gösterelim. Gebze’de belediye başkanı adayını neye göre belirliyor ona bakalım. Eğer Gebze’de hiç işi olmayan, ticareti olmayan, yatırımı olmayan kişileri niye seçiyoruz belediye başkanı olarak, seçmeyelim. Tepki gösterelim. Bunlar olmadığı sürece Gebze Kocaeli’nin arka bahçesi olmaya devam edecek.

Gölge: Gebzespor 2 başkan değiştirdi. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Özler: Gebzespor Gebzenin kanayın yarasıdır.  Biraz önce dediğim gibi kent bilincini oluşturamadığımız için kent değerlerine sahip çıkamıyoruz. Kent değerlerine sahip çıksakta Gebzespor'a başkanlık yapan arkadaşlarımıza canı gönülden kutluyorum. Hepsini de tanıyorum. Onlar gerçekten çok zor bir şey başarıyorlar. Şöyle düşünün dipsiz bir kuyudan bir şeyler çıkarmaya çalışıyorlar. Biz eğer Gebzeliyiz diyorsak, Gebze’yi bir yere getireceğiz diyorsak öncelikle herkesin elini taşın altına koyması lazım. Bireysel çabalarla Gebzespor asla bir yere gelemez. Ben bunu Gebze’yi yöneten arkadaşlara da söyledim ama kimse topa girmek istemiyor. Gebzespor şuan kaderine terk edilmiş bir şekilde yıllardan beri o şekilde duruyor. Öncelikle bazı arkadaşlar basında da görüyoruz. Gebzespor'un bulunduğu stadı Gebzespor'a ait olması gerekiyor. Stadın düzenlenmesi yapılarak oradaki dükkânlar kiraya verilerek veya otopark olarak kullanılarak , yani stadı tam anlamıyla ekonomik anlamda Gebzespor'a katkı sağlayacak şekilde değerlendirmek gerekiyor. Kurtuluş ilk etapta bu olur , daha sonra Türkiye’de il olmayıpta süper ligde temsil eden takımlarımız var. İşte bunlar yakından incelenip örnek model alınmalı. Sanayi kenti dediğimiz Gebze’de sanayiciliğinde Gebzespor'a el atması lazım. Hatta ben bir konuşmamda Zinnur Başkana şunu söyledim; Siz Gebze’de birçok firmaya ihale veriyorsunuz, birçoğu Gebze Belediyesi'nden ihale alıyor. Ben Gebze’yi yönetsem bu ihaleleri verdiği firmalardan Gebzespor'a ciddi miktarda pozitif ayrımcılık yaparak destek olurum dedim. Yani hem siyasetin hem ticaretin iç içe olduğu bir yönetim kurulu oluşturulursa Gebzespor kurtulur. Tabi bu uzun soluklu bir iş,  bunu bir zamana, plana yaymak lazım.  En az 5-10 sene bu işe emek harcamak, taşları yerine oturtmak gerekiyor.

Gölge: İktidarın şu anki ülke politikasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Başarılı buluyor musunuz?

Özler: Bizim parti politikamızda öncelikle Cumhurbaşkanlığı  hükümet sistemini de eleştiriyoruz. Genel olarak  tek adamlık, diktatörlük sisteminin değişmesi lazım. Parlamenter sisteme geri dönmemiz gerekiyor. İktidarın tabi uzun yıllardan beri yaptığı doğru şeyler var. Bunların en başında şehirlerarası yolları, otobanları söyleyebiliriz. Ama sadece yol, köprü yapmakla bu işler olmuyor. Oradan geçecek insanda bulmak önemli. O kadar yüksek bedellerle biliyorsunuzdur Orhan Gazi Köprüsü yapıldı. Geçecek insan yok, tabi bunları da değerlendirmek lazım. Vatandaş şuanda çok zor durumda, ülke ekonomimiz hiç iyi gitmiyor. Biran önce tek adamlık sisteminin değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Türkiye’nin kurtuluşu budur.

Gölge: Maliye Bakanı’nın sosyal medya üzerinden istifa etmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Özler: O da bir önceki sorunun cevabı oluyor. Yani sosyal medyadan yayınlayarak maliye bakanı istifa ediyor. 24 saat içerisinde hiçbir basında söylenmiyor. Buda ülkenin ne kadar doğru yönetildiğini, nasıl tek adamla yönetildiğinin göstergesidir. Ben hayretler içerisinde karşılıyorum. İnanın bana şuan yakinen bildiğim için söylüyorum. Kış geliyor doğalgazını nasıl yakacağını düşünen insanlar var bu ülkede. Dolar, Euro aldı başını gidiyor ve bu durumda bile bizi yöneten, ekonomimizi yöneten kişi dalga geçer gibi bir tweetle istifa ediyor. Bunla alakalıda Sn. Cumhurbaşkanımız çıkıp ta bir açıklama yapmıyor. Ülkemizin hiç iyi yönetilmediğinin kanaatindeyim. Allah sonumuzu hayır etsin.

 Gölge: Kayhan Özler belediye başkanı olsaydı. Eskihisar bölgemizi nasıl değerlendirirdi?

Özler: Eskihisar bizim denize açılan penceremiz, kapımızdır., akciğerimizdir. Bunun iyi değerlendirdiğimizi düşünmüyorum. Oradaki Osman Hamdi Bey köşkü, Eskihisar kalemiz inanın bana başka bir ülkede olsa çok daha farklı şekilde değerlendirilirdi.  Açık hava sinemaları , konserler olabilir. Fakat bizi yönetenler bunu görmezden geliyorlar. Biz bunu Zinnur Başkan'a  meclis toplantısında söyledik, oda onunla ilgili bir çalışması olduğunu söyledi. Çalışması olduğunu söylüyor ama biz meclis üyesiyiz bizim haberimiz yok. Bu çalışmayı kim yapıyor, kimlerle yapıyorsun. Eskihisar'da yaşayan vatandaşa soruyorum hatta gelin birlikte soralım vatandaşın haberi yok. Yani böyle bir yönetim tarzının hiçbir ülkede olduğunu düşünmüyorum. Osman Hamdi Bey Köşkü sanat merkezi olabilir.

Gölge: Meclis üyeleri yeterince bilgilendirilmiyor mu?

Özler: Ben Eskihisarla ilgili Zinnur Başkan'a mecliste sorduğumda programlarımız, planlarımız var dedi.  Ben bunu sorduğum için öğrendim. Eskihisar'da yaşayan vatandaşın haberi yok. Bu işler böyle olmaz, bu işler nasıl olur. Zinnur Başkan seçimi propagandasında halk meclisleri kuracağını, her mahallenin sorunlarını mahallede yaşayanlarla konuşacağını söylemişti. Ben bilmiyorum nerede konuşuyor.  Ben Gebze’de yaşıyorum buna şahit olmadım. Onun için ben bu konularda çok değişik düşüncelere sahibim. Herkes şapkasını çıkarıp önüne koyarak bu kente ne katabilirim diye düşünmesi lazım.  Gebze’ye yılda kaç turist geliyor.? Bu sorunun cevabını sorar mısınız? Veya biz kendimizden başlayalım eleştirmelere. Bu soruyu ben kendime sordum aynı zamanda. Benim iki tane kızım var. Gebze’de ki tarihi dokuları benim evlatlarım bilmiyor ki. Belki bende bilmiyorum birçoğunu. Onun için önce biz kenti yönetenler olarak söylüyorum. Biz alacağız çocuklarımızı, tutacağız ellerinden belki ilk meclis üyeleri tutacak. Gebze’de 50 tane tarihi dokuyu önce bizim öğrenmemiz lazım. Bize bilgi verilmiyor, muhalefet üyelerini  mahalle temsilcilerine  gidilmiyor...

Gölge: Pandemi sürecindeki Gebze Belediyesi yerel yönetimin çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Karantinada da olanların şikâyetleri olduğunu duymuştum. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Özler: Gebze Belediyesi'nin karantinadakilerle ilgili çalışması olduğunu bilmiyorum. Meclis üyesi olarak konuşuyorum. Bize herhangi bir görev verilmedi. Belki de buna ihtiyacı yok. Ben esnaf olduğum için sürekli gözlemliyorum çarşıyı, sokakları Pandemiyle alakalı denetimlerin sadece reklam kokan hareketler olduğunu düşünüyorum.  3-5 tane esnaf gezip, selam verip, fotoğraf çektirmekle bu işler olmaz. Zabıta ne iş yapar?  Zabıtayı ben uzun zamandır sokakta görmüyorum. Herhalde yeteri kadar zabıtamız yok. Bu konuyu da en yakın zamanda  mecliste gündeme getireceğim.  Bu kafeler ve çay ocaklarının halini de hiç beğenmiyorum. Onlarla ilgili 3-4 ay önce bir düzenleme yapıldı. Sonra tekrardan bir gevşeme söz konusu oldu. Kafelerin işletmecileriyle konuşuyorum buralara yeterli denetim olmadığını söylüyorlar. Şimdi insanlar gezerken maske takıyor ama oturduklarında takmıyorlar. Bunun vebalini çekiyoruz gibi geliyor. Çünkü Farabi ve Fatih Devlet Hastaneleri'nde şuanda insanlar sırada. Gebze’de virüs konusunda büyük bir ilerleme var.

Gölge: Kayhan Özler nasıl bir babadır. Ailesiyle bir gününü nasıl geçirir?

Özler: Erken saatlerde işime geliyorum. Akşamda eve sat 8 den önce gidemiyorum. 2 tane kız evlat babasıyım ve çok şanslı hissediyorum. Kızlarımla iletişimimin çok güçlü olduğunu düşünüyorum. Hafta sonları, Pazar günleri çocuklarıma ve aileme ayırıyorum. Bunu biz aile geleneği olarak sürdürüyoruz. Hafta sonları çok acil bir durum olmadığı sürece onlarla sosyalleşmeyi seçiyorum. Tabi ki örf, adetlerimize uygun yaşıyoruz. Çocuklarımızı da bu şekilde yetiştirmeye çalışıyoruz. Büyük kızım 17 yaşında tabi onun sıkıntıları, problemleri, sorumlukları ve bide ergenlik diye adlandırdığımız büyüme döneminde çatışıyoruz. Küçük kızım da 5 yaşında olduğu için aradaki eksikliği onunla tamamlıyoruz.

Gölge: Evde otoriter, ataerk, kazak bir Kayhan var mıdır?

Özler: Yok tabi ki. Biraz daha geri planda tutuyorum kendimi. Evde hanımın sözü geçer.

Gölge: Peki müzikle, sanatla, sporla  ilginiz var mı? Herhangi bir enstrüman çalıyor musunuz?

Özler: Hayır. Çok iyi Fenerbahçe taraftarıyım. Uzun yıllardır taraftarım ve takip ediyorum. Maçlarına da giderim. Futbolu severim. Zamanında Mustafapaşa sporda, Çay sporda amatör anlamda futbol oynadım. O zamanlar yıldız genç takımları vardı. Gebze’de yaşayan her çocuk gibi bende amatör ligde futbol oynadım.

Gölge: Genç nesile vereceğiniz mesaj ne olurdu?

Özler: Herkes kapısının önünü süpürmeli arkadaşlar. Süpürüldüğü zaman hiçbir zorluk kalmaz. Yani duyarsız kalmayalım, bu kent hepimizin kenti. Gebze jeopolitik konum olarak şuanda hak ettiği yerde değil bana göre. Çok daha iyi yerlerde olması lazım. Gebze’yi yönetenler bu zaman kadar Gebze’ye ihanet ettiler. Biz de bu ihanetin içinde olmayalım. İnanın bana Gebze Türkiye’yi geç,  Dünya'da eşi benzeri olmayan bir kent. Hem sanayisiyle, hem tarihi dokusuyla. Bizde Gebze’de yaşayan vatandaşlar olarak Gebze’ye sahip çıkalım. Eksik gördüğümüz her şeyi dillendirelim, yüksek sesle konuşalım, bizi yönetenleri uyaralım. Her konuda birlikte olalım sesimiz daha yüksek çıksın. Gerekirse belli ölçülerde protesto etmeyi öğrenelim. Kent bilincini oluşturalım. Bazı şeylerden korkmamamız lazım.  Ben hep şunu söylüyorum; Biz eğer bu kentte yaşıyorsak ve tek yumruk olursak Gebze hak ettiği yere gelir diye düşünüyorum.

Gölge:  Sayın Özler ilginize ,  samimi sohbetinize ve bize zaman ayırdığınzı için  teşekkür ederiz.