Zorunlu sağlık sigortası sebebiyle doğan borçlar bir defaya mahsus olmak üzere sıfır lira 45 lira veya 125 liraya indirilecek.
Milliyet yazarı Abbas Güçlü, Ali Tezel'le yaptığı Genç Bakış programı sonrası 4 milyon kişinin yararlanacağı af müjdesini bugün köşesinden duyurdu.
İşte Güçlü'nün o yazısı:
Şu anda haberdar değiller ama 4 milyon vatandaşımız, istese de, istemese de 1 Ocak 2012’de yürürlüğe giren, Zorunlu Sağlık Sigortası prim borçlarıyla karşı karşıya. Kişi başına ortalama 4 bin liraya yakın borç var. Zamanında gelir testine girmediği için ayda iki asgari ücretten çok geliri var denilerek aylık sağlık primi 250 lira çıkanlar için bir defalığına, verilen süre içinde başvurmak kaydıyla, yeniden gelir testine girerek geçmiş borçlarının sıfır lira 45 lira veya 125 liraya indirilme hakkı olacak. Soma’dan dolayı biraz daha ötelendi, muhtemelen haziran ayında çıkacak.
- Şu anda Sayın Başbakanımızın önünde bir torba yasa var. İçinde Bağ-Kur prim afları var. Birinci seçenek Bağ-Kur’a 12 aydan fazla prim afları olanların prim borçlarının silinmesi. Böylece sağlıktan da yararlanabilecekler.
- İkinci seçenek Bağ-Kur’da ve SGK işveren prim borçlarında gecikme zamlarının yarısı silinerek, anaparayla beraber 36 takside bölünme imkânı. Aynı şekilde ilk taksit ödendiği andan itibaren sağlıktan da yararlanabilecekler. Yine bu arada dileyenlere, geçmişte sildirdikleri Bağ-Kur primlerini yeniden canlandırma hakkı verilmesi de torba yasada var.
Tatbikat yapılıyor mu?
- İşyerlerinde yılda en az bir kere tatbikat zorunluluğu var. Madenlerde daha da fazla. Ama yapan yok. Cezası 1200 lira, veren kurtuluyor.
- Madenlerin iş sağlığı ve güvenliği, iş hukuku ve sosyal güvenlik mevzuatı denetimlerini Çalışma Bakanlığı ve SGK’ya bağlı müfettişler yapıyor. Ama madene ruhsat veren, madeni işletmeciye veren ve madeni denetleyen Enerji Bakanlığı. Burada çift başlılık var. Bir Çalışma Bakanlığı müfettişinin kapatma kararını uygulayacak olan yer Enerji Bakanlığı ve valilik. Yoksa iş müfettişi kendi kendine kapatamıyor burayı. O zaman iş müfettişinin bir anlamı kalmıyor.
- Madenlerimiz genelde iş sağlığı ve güvenliği mevzuatına uymuyor.
- İş sağlığı ve güvenliği uzmanının maaşını işletme veriyor. Böyle bir durumda o uzman hiç patronu bakanlığa şikâyet eder mi?
- İşçiler madenlerde 7-8 saat çalışıyor. Bu süre zarfında işveren yemek vermiyor, işçiler yemeklerini evlerinden getiriyor. Ve madenlerde tuvalet bile yok.
En önemli eksiklerimiz?
- Bizim en büyük eksiğimiz imzalamadığımız Uluslararası Çalışma Örgütü ILO’nun 176 numaralı sözleşmesi. Madenlerde İş Sağlığı ve Güvenliği Mevzuatı’nı düzenliyor. İmzalamadık çünkü madenlerde iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerini uygularsak madenin tonunu 140 dolara çıkaracağız. İş sağlığı güvenliği tedbirini uygulamıyoruz, tonunu 28 dolara çıkarıyoruz.
- Madende arkadaşları ölen madencilerin ruh sağlığını göz önüne aldığınızda tekrar orada çalışmasının çok doğru ve doğal olmadığı açık. Ama maalesef bizim uygulamamızda bu kişilerin malulen emekli olma şansı yok.
- Türkiye’de eğer iş kazasında ölmüşsek, çalıştığımızda aldığımız paradan daha fazla para alırız. Eğer ben iş kazasında vefat edersem geride kalanlarım benim son brüt ücretimin yüzde 70’i kadar iş kazası geliri alır.
Yasalara uyan yok!
- Ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerini tam olarak uygulayan işyeri sayısı yüzde 2’yi geçmez.
- Geçen yıl Almanya’da bir madende 3 işçi öldü, madenleri 6 ay kapadılar, nedenini, önleyecek tedbirleri bulmak için. Bizde sadece yas süresince birkaç gün kapalı kaldı. Diğer madenlerin de Soma’dan farkı yok.
- İşçilerin en az 36 saat eğitim almadan madenlerde çalışması yasak ama uyanı bulmak zor.
- Şu an sendikalı işçi sayımız sadece yüzde 9.
Ev çalışanları?
- 1964’ten beri ev hizmetleri sosyal güvenlik kapsamında. Evimizde ister 1 ay boyunca, ister haftada bir gün, ister ayda bir gün birisini devamlı çağırıyorsak, evimizin temizliğini, bakımını yaptırıyorsak, yaşlı, çocuk baktırıyorsak sosyal güvenliğini sağlamak zorundayız.
- Eğer evimde 1 ay sigortasız bir hizmetli çalıştırırsam maliyeti 12 bin lira, 1 yıl çalıştırırsam 80 bin lira, 5 yıl çalıştırırsam 400 bin lira. O yüzden evinde haftada bir gün bile hizmetli çalıştıran kim varsa onun sosyal güvencesini sağlasın.
- Suriye krizine kadar Türkiye’de yaklaşık 1 milyon yabancı uyruklu kaçak işçi vardı, şimdi bu rakam arttı. Yabancıları çalıştıran kişilerin Türk kaçak işçi çalıştırmaktan daha ağır cezaları var.
Stajyerler?
- Stajyerler asla üretimde kullanılamaz. Onlar sadece gözlemci ve öğrenicidir. Eğer ona iş yaptırırsak ve bu esnada bir iş kazası geçirirse sorumluluk o işyeri sahibine aittir.
- Rödovans kiralama demek. Mesela bir maden sahasının, bir işletmeciye oradan çıkarılacak maden ürününün belli bir yüzdesi karşılığı kiralanması. Soma’daki şirket rödovans şirket. Alan Türkiye Kömür Kurumu’nun. Çıkan kömürün yüzde 85’i TKİ’nin. Yüzde 15’i şirketin. TKİ o yüzde 15’i de şu fiyatla alacağım diyor. Böyle olunca rödovans şirket ne kadar çok kömür çıkarırsa payı o kadar çoğalacak. Bu sebeple iş sağlığı ve güvenliği, kurallar filan hiç umurunda değil. Umurunda olan tek şey ne kadar çok kömür çıkaracağı. Teknolojini geliştir dediğinizde seneye burada olup olmayacağım belli değil neden geliştireyim ki diyor işletmeler. Rödovans sistemi taşeron sisteminden daha kötü.
Özetin özeti: Çalışma hayatıyla ilgili öğreneceğimiz daha çok şey var!..