Hükümetin hazırladığı yeni taşeron tasarı taslağında, özel sektörde sigortalı olarak çalışan 13,1 milyon işçinin tamamının hayatını etkileyecek kritik bir madde yer alıyor.Halen yürürlükte olan 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 2
‘Taşerona veremezsin’
Bu yasak, 7’nci fıkrada, “Asıl işverenin işçilerinin alt işveren tarafından işe alınarak çalıştırılmaya devam ettirilmesi suretiyle hakları kısıtlanamaz veya daha önce o işyerinde çalıştırılan kimse ile alt işveren ilişkisi kurulamaz” şeklinde ifade ediliyor. Aynı fıkrada, “İşletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler dışında asıl iş bölünerek alt işverenlere verilemez” deniyor.
Yasağı çiğneyebilirsin!
Meclis’e gelmesi beklenen yeni taslak düzenlemeyle asıl işveren ve taşeronlara, tüm çalışanları koruyan 7’nci fıkraya aykırı hareket edebilme yetkisi veriliyor. Taslakta bu yetki, şöyle ifade ediliyor: “Yedinci fıkra hükümlerine aykırı olarak altişverene iş verilmesi veya asıl işveren işçilerinin hakları kısıtlanmak suretiyle altişveren tarafından işe alınarak çalıştırılmaya devam ettirilmesi hallerinde, alt işverenin işçilerine ödenecek ücret ve diğer sosyal haklar asıl işverenin emsal işçisine ödenen ücret ve sosyal haklardan daha az olamaz.”
Sadece ücret düşmüyor
Taslağın bu haliyle yasalaşması halinde, özel sektörde çalışan herkes için “taşeron işçisi olma” riski ortaya çıkacak.
İşverenler, kanunun yasakladığı işleri de taşerona verebilecekler, kendi personellerini taşeron şirketin kadrosuna kaydırabilecekler. Bunun için işçilerin ücretlerini düşürmemeleri yeterli olacak.
Kamudaki ‘işçi’yi devlet belirleyecek
Mevcut İş Kanunu’na göre kamuda taşeron işi alan işverenler çalıştıracakları işçileri kendileri belirliyor. Kamu kurumları taşeron işçinin işe alınmasına da çıkarılmasına da karışamıyor.
Yeni taslakta bu yasak da kalkıyor. Kamu kurumları artık taşeron sözleşmesine “işçileri ben işe alırım, ben işten atarım” hükmü koyabilecek. Bu maddenin, taşeron işçiliğin seçim yatırımı olarak kullanılmasına neden olacağından endişe ediliyor.